Kastamonu Üniversitesinde Değişen Küresel Dengeler ve 17
Aralık Konuşuldu
Veysi
ERKEN
Hep söylüyorum ve
yazıyorum.
Kastamonu üniversitesi
Rektör Sayın Seyit Aydın Bey dönemi ile birlikte yeryüzü üniversitesi olma
yolunda adım atmıştır.
Bu adımlar hızlanacaktır
inşallah.
Dostların bir kısmı “yeryüzü üniversitesi” ifadesini mübalağalı
bir vizyon ilkesi olarak görmekteler.
Haklılar.
Ama bilinmelidir ki,
vizyonu olmayan büyüyemez ve söz sahibi olamaz. Bunun bariz misalleri doksanlı
yıllarda kurulan, halen yerinde sayan ve üniversiteleşemeyen üniversitelerdir.
İşte bu minval üzere Kastamonu’da
“Değişen Küresel Dengeler ve 17 Aralık”
başlıklı bir konferans verildi.
Konu gerçekten önemli
idi.
Kastamonu
üniversitesinin vizyonuna yakışır bir konu. Keşke konferans daha geniş bir mekânda
icra edilmiş olsaydı.
Konferansı veren
içten biri olan Alper Tan idi.
Konferansı veren
konuya hâkim olduğunu gösterdi.
Sayın Alper Tan’a
teşekkür ediyorum.
Bu konuda kafa
yormayanlara bir nebze de olsa küresel oyunları ve piyonlarını anlattı.
Anlayanlara yeter,
anlamak istemeyenlere ne anlatırsanız nafile.
Benim kanaatime göre
Türkiye’nin küreselleşmesini istemeyenler “One
Minute” olayından beri takozlarını bir bir devreye sokmakta ve tuzaklarını
arttırmaktadırlar.
Mavi Marmara, 7 Şubat
ve 17 Aralık Halkbank hadiseleri “one
minute”nin birer tezahürüdür.
Bahsi geçen olaylar “One minute”ten rahatsız olanların
emriyle hareket edenlerin Türkiye’yi çökertme faaliyetleridir.
Bu gerçeği ortaya
koydu Sayın Alper Tan.
Türkiye’nin
gelişmesinden rahatsızlık duyanlar yakın geçmişte ilk oyunlarını ağaçları
bahane ederek sermayedarları vasıtasıyla Taksim’de sergilediler.
Oyun deşifre olunca
bu sefer sermayedarlarıyla iş tutan dini görünümlü grubu devreye soktular.
İşte bu önemli konuyu
Sayın Alper Tan tarihi geçmişiyle ortaya koymaya çalıştı.
Sayın Alper Tan o
grubun içinde yıllarını geçirmiş biri. Onları bu yönüyle iyi bilen bir
gazeteci.
Önemli ve küresel bir
konuyu anlattı Kastamonu’da yaşayanlara.
Keşke daha büyük bir mekânda
ve daha geniş katılımlı olabilseydi.
Zira ülkemizi
çökertmek isteyenlerin deşifresinde üniversitelere de büyük görev düşmektedir.
Bilinen bir gerçektir
ki, üniversitelerin görevi sadece öğrenci yetiştirmek değildir. Eğitim ve
öğretimin yanında inceleme ve araştırma da başlıca görevlerdendir.
İlim adamları
araştırıp, inceleyip ve gözlemleyip bilgilerini halkla paylaşmak durumundadır.
Bu da asli görevlerindendir.
Umulur ki, bu tür
faaliyetler üniversite marifetiyle Kastamonu’da daha geniş katılımla sıkça
gerçekleştirilir.
Böylece üniversite
gerçek anlamda halkın tenvirine katkı sağlamış olur.
Kastamonu
Üniversitesi’nin destek bulamasa da gelişmesini hızlı bir şekilde
tamamlayabileceğini düşünüyorum.
Zira yeryüzü
üniversitesi vizyonu bunu göstermektedir.
Sayın Rektörden
beklentilerimiz bu tür faaliyetleri arttırarak yabancıların oyununa teşne olanların
oyunlarının bozulmasına katkılarını arttırmasıdır.
Bilinmelidir ki,
gayret bizden Tevfik Allah’tandır.
Selam ve Sabırla.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?