Bugünkü Sahne Mahşeri mi hatırlatıyor?
Veysi ERKEN
“Saniyesine hükmedemediğimiz bir hayat için fırıldak olmaya gerek yok”
diyordu merhum Muhsin başkan.
Gerçekten saniyesine hükmedemediğimiz
bir hayat için bu kadar telaşlanmaya, birbirimizden kaçışmaya ve firar etmeğe
gerek var mı?
Bence gerek yok.
Elbette ki, biz tedbir alacağız ve
esbaba sarılacağız. Bu Rabbulaleminin ikazıdır.
Beni bu satırları yazmaya sevk eden
iki hadiseyi yaşadım.
Birincisi oğlumun ikazıdır.
Aman baba sakın evden çıkma. Mümkün
olduğu kadar ihtiyaçlarını haftalık veya on beş günlük tedarik et tavsiyesidir.
İkincisi sevdiğim bir doktor
arkadaşımın telefonda anlattıklarıdır.
İmkânları fevkalade olan bu
arkadaşımı çocuğu aramış.
İfadesi şu baba artık evinize
gelmeyeceğiz, biz kendimizi kapattık.
Bir başka ifade ile tecrid ettik.
Gerçekten kendimizi bu kadar tecrid
etmemize ve korkuya kapılmamıza gerek var mı?
Yoksa yılan her halükarda bizi
ısıracak mı?
Hani hikâyeyi bilirsiniz.
Rüyasında kızının yılan tarafından
ısırılacağını ve bu ısırık sonucunda öleceğini gören baba kızını korumak için
denizin içine kız kulesini inşa eder.
Buna rağmen kız kurtulamaz. Denizin
içindeki bir yılan tarafından ısırılır ve ölür.
Bir yerde kaçış yok.
Bugünkü kaçışımızı Rabbulalemin
vahyinde şu şekilde ifade ediyor. Umarım ki, Abese süresinin şu ayetleri bize
ibret olur. “ Kulakları
sağır eden o ses geldiğinde, İşte o gün kişi kardeşinden, annesinden,
babasından, eşinden ve çocuklarından kaçar. O gün her kişinin işi başından
aşkındır. O gün birtakım yüzler ışık saçar; Güleçtir, müjde almıştır. Birtakım yüzler de o
gün toza toprağa bürünmüş; Kapkara kesilmiştir. İşte bunlar inkârcılardır,
günahkârlardır. Abese 33-42“
Bugünkü
kaçış bizi tefekküre, taakkule, tezekküre ve tedebbüre yöneltiyorsa işe yarar
ve yüzümüz ışık saçacak, güleç olacaktır.
Aksi
takdirde yüzleri kapkara olanlardan oluruz.
Yüzleri
güleç olabilmek için Kur’anı kerimi okuyup, öğrenip, anlayıp ve yaşamamız
gerekir.
Kanaatim
budur.
İnşallah
hayatını Kur’anla inşa eden, bize vahyi tebliğ eden Resulullah Hz. Muhammed
Mustafa’nın s.a.v. yaşayışını ve davranışını mehaz edinen, sünnetini uygulayan
ve bu şekilde cennetle müjdelenenlerden oluruz.
Firarımız
Rabbulalemine olmalıdır.
Yoksa
bugünkü kaçışlar bizi felaha kavuşturmaz, insanlıktan çıkarır.
Zaten
gidişat insanlıktan çıkma istikametindedir.
Rabbim
cümle kullarını bugünkü küresel şeytanların şerrinden muhafaza etsin.
Dualarımız
bu istikamettedir. Rabbulalemin “duanız olmasa ne işe yararsınız” diyor.
İnşallah
duada olanlardan oluruz.
Ve.
Bu günler
uyanışımıza, intibahımıza ve Rabbimize teslimiyete vesile olur.
Selam ve
Sabırla…