Baltanın Sapı Bizden*
Veysi ERKEN
“İstihbarat dünyasında “kuş yumurtası üretmek” metodu vardır. Diyelim ki X ülkesinde bundan 20 sene sonra yapmak istediğiniz uzun vadeli bir operasyon var. Bu operasyon için size çeşitli provokatörler lazım; en güvenilir provokatör, kendi yetiştirdiğinizdir. Bu iş için yetenekli, ama geleceği parlak olmayan zayıf karakterli bir "yumurta"bulunur. Bu genç üniversitede devşirilir ve aşama aşama önce öğretim görevlisi, daha sonra da medya parlatmaları ve şirket sponsorluklarıyla ülkede sözü dinlenen bir profesör haline getirilir. Gerekirse tüm araştırma ve kitapları da eline hazır olarak verilir. Ülkedeki insanlar bu kişinin yazdığını sandıkları muhteşem eserleri okur ve ona olan saygıları artar. Böylece yumurta kuluçka aşamasını bitirmiş ve çatlayıp faydalı –KADROLU- bir kuş olma zamanı gelmiştir. Belirlenen zamanda bu profesör medya yoluyla müthiş radikal açıklamalar yapmaya başlar ve tüm ülkeyi karıştırır. Aynı anda kendisi gibi yetiştirilen diğer yumurtalar da farklı faaliyetlere girişirler.
Güler Kömürcü, AKŞAM, 27.09.05.
Ülkenin huzurunu bozmaya çalışan yumurtasından çıkmış “kuşlar” üzerinde tefekkür ederken imdadıma
piyasaya yeni çıkmış “Baltanın Sapı Bizden” kitabı yetişti.
Kitap “kuşlar” hakkında ufkumu genişletti.
Gönlü İslam’la sevdalı dostlarla paylaşmak istedim.
Dünyada
ve özellikle bölgemizde cereyan etmekte olan hadiselerin kavranması ve doğru
yorumlanması açısından bu ve benzeri kitapların okunmasında fayda vardır.
Her bölümü belgelerle destelenmiş kitap on
yedi bölümden oluşmaktadır. Bütün bölümlerinin ibretle ve dikkatle okunması
gerekir ki, Amerika, İngiltere ve İsrail üçgeninde tezgâhlanan oyunlar ve yerli
maşalar anlaşılabilsin.
Gençlik, tasavvur ettiği medeniyetini ancak
medeniyetinin yıkılış sebeplerini doğru teşhis edebilirse kurabilir. Bilinen
gerçek şudur ki, insan ancak düştüğü yerde ayağa kalkabilir.
Medeniyetlerin yeniden ihyası ve inşaı da ancak düşülen hatalardan
kurtulmak ve terk edilen güzel hasletlerin yaşanabilmesi ile mümkündür.
Bu tür kitaplar medeniyetimizi pespayeye
çevirenlerin tanınmasını sağlamaktadır.
Kitapta en çok ilgimi “Batılı
Ülkeler, İslam’ı Geçmişte olduğu Gibi Şimdi de Dünya İstikrarı İçin Tehlike
Olarak Görmektedir, Batılı Güçler Müslüman Aydınları Nasıl Devşirdiler Ülke
Programları, Hedef Kitleler ve Onların Ele Geçirilmesi ve Milli Azınlıklar Asıl
Kimliklerini Gizleterek Devleti Nasıl Ele Geçiriyorlar, Haydar Aliyev bu
Uygulamanın En Parlak Örneklerinden Birisidir” başlıklı bölümleri çekti.
Yazar belgelere dayalı bir şekilde haçlı
zihniyetini ortaya koymaktadır.
Özellikle gençlik, baltaya sap olan yerli
görünümlü insanları tanımak, deşifre etmek ve faaliyetlerini halka anlatmak
mecburiyetindedir. Bu zafer için gereklidir.
Bilinmelidir ki, duygularımızı yaralayan bütün
yasaklamaların arkasında Siyonist haçlı kini ve zihniyeti yatmaktadır.
Kullanılanlar ise yerli görünümlü maşalardır.
İslam’ı
hayatımızdan çıkarmaya çalışarak hayat damarımızı kurutmaya azmetmiş olan bu
mel’un zihniyettir. İslami yaşayışı irtica fobisi haline dönüştüren,
kızlarımızı örtülerinden dolayı işinden, aşından ve eşinden eden bu zihniyet
için dur durak yoktur.
Bu zihniyet medya tekeli vasıtasıyla her kötülüğü
güzel ve her güzeli çirkin gösterme çabasındadır. Kendilerinden biri oldu mu
parlatılır. Pamuk prensler devreye sokulur hayat inananlara zehir edilir.
Bu zihniyetin güzele, iyiliğe tahammülü
yoktur.
Toplumda oluşturulacak her türlü farklılık ve
çatışma ortamı onların iktidarının devamı için gereklidir.
Ebruli İslam toplumunu mozaikmiş gibi göstererek İslami ortak paydayı
hayattan silmeye çalışırlar.
Kürt,
Türk, Laz, Çerkez, Alevi, Sünni gibi motifleri mozaikmiş gibi takdim
etmelerinin temelinde yatan bu habis düşüncedir.
Oyunu bozmanın yolu doğru teşhisle başlar.
Doğru teşhis için bilmek gerek. Bilmek için de okumak lazım.
Hadi ne duruyorsunuz. Baltanın sapını tanımak için okuyunuz.
Ve...
Baltanın kökümüzü kurutmasına meydan vermeyiniz.
Selam ve Sabırla... Not: Bu
yazı 2005 tarihinde yazılmıştır. Değişen bir şey var mı?
*Yasin ASLAN, Baltanın Sapı
Bizden, Belge Yayınları, Ankara
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?