1 Dakika İle Umutlar Sönmesin. YGS’siz LYS’siz Üniversiteye Kayıt Haktır

1 Dakika İle Umutlar Sönmesin. YGS’siz LYS’siz Üniversiteye Kayıt Haktır

Veysi ERKEN

            YGS sınavından sonra feryatlar yine yükseldi.

            Duyan yok.

            1 Dakika geç kaldı diye sınava alınmayanları işiten yok.

            Umutları söndürülenlerin, yarınları karattırılanların, umudu tüketilenleri ah vah vahlarını bile yok.

            Ya YGS’ye girenlerin akıbeti.

            YGS yetmedi LYS yolda.

            Sonra milyonlarca genç yine okulsuz, yine bilgi edinme ve beceri geliştirme hakkı gasp edilmiş olunacak.

            Politikacılarımız ve eğitimcilerimiz bunun üzerinde kafa yoracaklarına batıda şu bu var demekle meşgul.

            Çünkü zihinleri işgal altında beyinleri tutsaktır.

            Kendi tarihlerini bilmedikleri gibi öğrenmeye niyetleri de yoktur.

            Hiç düşünmezler.

            Farabiler, İbni Sinalar, El-Cezeriler, İbni Haldunlar, Ali Kuşçular ve binlercesi nasıl yetişmiş, ilmi çalışmalara nasıl damgalarını vurmuş, batıyı nasıl etkilemiş.

            Merak ediyorum alimlerimiz hangi YGS veya LYS sınavı ile okullara yerleştirilmiş.

            Heyhat.

            Eğitimcilerimiz ve politikacılarımız kendi eğitim sistemimizi kurgulamaya kafa yoracaklarına “insanımızın önünü nasıl tıkarız"la meşgul. Çünkü beyinleri işgal altında zihinleri tutsaktır.

            Beyni ve zihni tutsak olmayanlar YGS’siz, LYS’siz, TEOG’suz ve benzer geçiş sınavsız okul sistemi üzerinde kafa yorar.

            Geçiş sınavlı okul sistemini reddeder.

            Beyni ve zihni tutsak olmayanların geçiş sistemini reddetmesi bir üzerlerine mükellefiyettir

            Sebebi gayet açıktır.

            “Hiç bilenler bilmeyen bir olur mu?” bunu zorunlu kılar.

            Bilenin bilmeyenden üstünlüğü söz konusu olduğuna göre, “bilgi edinme ve beceri geliştirme hakkı” sınırlandırılamaz.

            Bilgi edinme ve beceri geliştirme hakkını sınırlayan her uygulama zulümdür.

            Bu gerçeklikten hareketle diyoruz ki, devlet maarif sahasını tekeline almışsa bireye “bilgi ve becerisini geliştirme hakkını” kullandırma imkânını sağlamakla mükelleftir.

            Devlet hakkın kullanılabilmesi için maarif alanında “taleb”i karşılayacak imkânları, yani “arz”ı sağlamalıdır.

            Birey dilediği zaman, dilediği kadar ve istediği alanda bilgi ve becerisini geliştirebilmelidir.

            Birey dilediği okula ve bölüme kayıt yaptırabilmelidir.

Kayıt silme gibi hususlar tarihi gömülmelidir.

Okul ve bölümlere geçiş sınırsız ve sınavsız olmalıdır.

Yazdıklarım afakî değil tarihi tecrübelerimizdir.

Bizler batıyı taklit ettikçe batmaktayız.

Politikacılarımıza ve eğitimcilerimize tavsiyem beyinlerinizi işgalden zihinlerinizi tutsaklıktan kurtarınız. Öğrenmek ve meslek edinmek isteyenlere zulmetmeyiniz.

Geliniz YGS’siz, LYS’siz ve TEOG’suz okul düzenini kuralım ve öğrenci adaylarını 1 dakikalarla mağdur etmeyelim.

YGS’nin ve LYS’nin olmadığı, bütün bireylerin arzu ettikleri bütün bölümlere kayıtlarını şartsız şurtsuz bir şekilde kayıt yaptırabildikleri günleri görebilecek miyiz?

Allah bilir.

Bizler faniyiz.

Bizler hayal ederiz.

Hayalim o günlerin hemen tecelli etmesidir.

Temennim. Devlet ne ise vazifesini yapması ve bilgi edinmenin önündeki bütün engelleri yok etmesidir.

Arzum maarifin bütün alanlarında “arz”ın “talep”ten çok olmasıdır.

“Arz” o kadar çok olmalıdır ki, başka ülkelerin bireyleri de bizim okullarımızda yer bulsun.

Hâsılı kelam YGS’siz ve YLS’siz üniversitelere/okullara EVET

Selam ve Sabırla…