Usve-i Fityan Muhsin Yazıcıoğlu
Veysi ERKEN
9 sene geçti.
Hala Cinayet çözülemedi.
Ama, Yazıcıoğlu fikirleriyle ve yaşayışıyla hayatını devam ettiriyor.
O, Cenabı Allah’ın yolunda olduğu
için şehit edildi. Onun içindir ki, O, ölülerden değildir. Biz buna inanıyoruz.
Cenabı Allah, yolunda katledilenlere
ölü demeyin diye buyuruyor.
Amenna ve seddekna. İnandık ve
doğruladık.
Muhsin başkan bir “usve-i fityan”dır.
Gençliğe
örnek bir şahsiyettir.
Eylemleriyle, söylemleriyle ve
fikirleriyle bir “usve”dir.
O, resulullah'ın yolunu takip eden
idi. Hz. Peygamberin davasını yürütmeye çalışandı. Bunun hüznünü ve vebalini
taşıdığına inanandı.
Kamet
ve istikameti belli idi.
Kametiyle dik durdu.
İstikametiyle gençliye “usve” oldu.
O, “mefkuremiz göklerde dalgalanan bir sancak, Allah’ın huzurunda eğiliriz
biz ancak” diyenlerdendi.
Eğilmedi
kırıldı, kırıma uğratıldı.
Her şeye
rağmen dik durdu, dik yürüdü.
Fırıldak
olmadı.
Darbecilere boyun eğmedi.
Tehditlerinden yılmadı.
Anladıkları dilden cevap verdi.
12 Eylül darbecilerine, 28 Şubatın
postlarına, 27 Nisan kalkışanlarına gereken cevabı verdi.
Namlusunu halkına çevirtilen tankı
ve tankçılarına selam durmadı.
Milletin iradesi dışında bir irade
tanımadı beşerce.
Yazıcıoğlu'nun
iki tartışılmazı olmuştur.
Biri
Allah’ın birliği, diğeri Hz. Peygamberin risaleti.
Vahiyin bütün ilkelerine iman etti,
Hazreti Muhammed’in (s.a.v.) her tebliğini şartsız kabul etti, iman etti.
Beşerin her fikrini tartışılır
olarak gördü, mutlak hakikat olarak görmedi.
Çünkü o mutlak hakikati Allah’ın
vahyinde, Hz. Peygamberin tebliğinde görüyordu.
Ülküsü buna göre şekilleniyordu.
Hedefi
ve gayesi İlayı Kelimetullah (Allah’ın adını yeryüzünün her noktasında ve
zerresinde yüceltme) davası nizam-ı alemdi (Allah’ın vaaz ettiği nizamı ve
ilkeleri yeryüzünde uygulama).
O, bütün yönleriyle gençliğe “usve” olmaya çalıştı.
Buna şahitlik ediyoruz.
Geçici menfaat peşinde koşmadı.
Ulvî gaye ve davadan vazgeçmedi.
Zindanları “Medrese-iYusufiyel”ere çevirenlerdendi. Kuyuya atılmıştı Hz. Yusuf
gibi.
Tavizsiz direndi.
Hayali peşinde koştu.
Hayali tevhid idi.
Birlik ve beraberlikten yanaydı.
Hem Müslümanlar arasında birliğin
peşindeydi. Hem de bütün dünyanın
mazlumlarının kurtuluşunun çabasındaydı.
İşkenceciler ve zalimler onu
yıldıramadı.
“Zalime
karşı Yavuz, mazluma karşı Yunus” tavırlıydı.
Zalimler ve haydutlar Ondan hep
rahatsız oldu.
Bedence belki öldürdüler onu.
Ama O yaşıyor.
Ve…
O, yaşayışı ile, mücadelesiyle,
kamet ve istikameti ile gençliğe “usve”
olmaya devam ediyor.
O, bir “usve-i fityan” idi.
Aynı
şekilde “usve-i fityan” olmaya devam
ediyor, edecek de inşallah.
Ruhun
şad olsun yol ve dava arkdaşım.
9
sene geçti.
Ravza-i
peygamberde buluşuruz inşallah.
Selam
ve Sabırla…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?