15 Temmuz Cenabı Allahın Nusreti, Milletin Direnişi ve
Ümmetin Duasının Zaferidir
Veysi ERKEN
Dün akşam Dua isimli belgeseli
seyrederken bir kere daha iman ettim ki 15 Temmuzda Siyonist haçlı zihniyetinin
taşeronu olan gayrı Müslim haşhaşi fetö hainlerine karşı büyük bir zafer
kazanıldı.
Bu zafer kesinlikle cenabı Allah’ın
nusreti, ümmetin duası ve milletlin topyekûn direnişinin eseridir.
15 Temmuz gecesini düşünün Lübnanlı,
Bosnalı, Makedonyalı, Azerbaycanlı, Mekkeli, Medineli, Özbekistanlı,
Kazakistanlı kısaca yeryüzünün bütün iklimlerinde renkleri ve dilleri farklı
olanlar sokağa dökülüyor ve Türkiye için dua ediyor.
Dillerinde “Ya Rab Unsur Türkiye.”
Ya rab Türkiye’ye yardım et nidaları ve duaları her yerde yankılanıyor.
Bu ümmet Türkiye’nin ehemmiyetini
biliyor. Türkiye yıkılırsa İslam ve mazlum coğrafyaların kalp ve beyinlerinin
dağılacağını biliyor.
Onun için dua ediyordu milyonlarca
insan.
Türkiye yıkılırsa halimiz ne olacak
diye soruyordu Bosnalı, Lübnanlı ve dünyanın mazlum insanları.
Evet,
15 Temmuz’da tepemize bombalar
yağdırıldı.
Şehit ve gazilerimiz oldu.
Bizler Allah yolunda öldürülenlerin
diri olduğuna iman etmişiz.
Bu imana sahip olan herkes dua etti
Türkiye’nin muzafferiyeti için.
Çünkü bu ümmet ve millet biliyor ki,
bu kalkışma sıradan bir kalkışma değil.
Beyni Siyonist haçlı zihniyeti olan
bir kalkışmaydı. Yılların hazırlığı vardı.
Sinsice, kahpece, kalleşçe, münafıkça
ve köstebekçe bir hazırlık. Her yere, her eve, her kuruma sızılarak yürütülen
bir hazırlık.
Himmet adı altında milletin
parasını, imkânını ve servetini gasp ederek, çalarak, kandırarak
gerçekleştirilen bir hazırlık.
Beyinler çalınarak, insanlar
mankurtlaştırılarak, fertler robotlaştırılarak gerçekleştirilen ihanet
bombalamaları.
Yılların hazırlığı elbette sadece
ülkemizde yapılmadı. Beyin zaten Siyonist haçlı zihniyetinin merkezleriydi.
Kolları bir ahtapotun kolları gibi dünyanın her tarafına yaygınlaştırılarak
yapıldı.
Yuvası gibi her tarafa ve her ülkeye
yaygınlaştırıldı.
Onun için Lübnanlı, Bosnalı,
Kosovalı halimiz ne olacak diye soruyor ve Türkiye’nin zaferi için dua
ediyordu.
Bilinmelidir ki, bu ihanet büyük.
Şebeke yaygın.
Tedbirler buna göre alınmalı.
Çünkü bu ihanet şebekesinin daileri
(propagandist) her yerde ve her ülkede iş başında.
Efendileri ve sahipleri olan
Siyonist haçlı zihniyetine hizmete devam ediyorlar.
Yapılması gereken ilk şey bu örgütün
amaç yönünde gayrı İslami olduğu gerçeğini gönüllere nakşetmektir.
Evet, bu örgütün tepe yöneticileri
gayrı Müslim’dir.
Amaçları İslam ve mazlum
coğrafyaların insanlarını köleleştirmek, imkân ve kaynaklarını gasp etmektir.
Bu yapı için “her yol ve yöntem mubahtır”.
Yalan, iftira, şantaj, inkâr her gün
başvurulan hususlardır.
Bu yapının ihanet, ticaret ve ibadet
katmanlarındaki faaliyetlerini sonlandıracak tedbirler mutlaka alınmalıdır ki,
ümmetin duası kabul, milletin direnişi yerini bulsun.
Ve
Tevfik cenabı Allah’tandır.
Selam ve Sabırla…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?