22 Nisan 2020 Çarşamba

İyilik ve Takva Hususunda Yardımlaşma

İyilik ve Takva Hususunda Yardımlaşma

Veysi Erken

   İki günlük sokağa çıkma yasağı bize pek çok şeyi öğretti veya öğretmeli diye düşünüyorum.
   Geçmişi hatırlayalım.
Toplumumuzda iyilik ve Takva hususunda yardımlaşma duygu ve eylemleri daha fazla idi. 
   Ecevit'in iktidarı döneminde bir yokluk ve kıtlık yaşadık, kasalar fırlatıldı.
Kimse şimdiki gibi marketlere hücum etmedi, yağmaya başlamadı. Kriz diğer ülkelerle mukayese edilemeyecek derecede şiddetli olduğu halde hücum olmadı. Çünkü biz toplum olarak "İyilik ve takvâ hususunda yardımlaşın, günah ve haksızlık yolunda yardımlaşmayın. Allah’tan korkun, çünkü Allah’ın cezası çetindir. Maide 2" ayetinde belirtilen anlayışı daha fazla yaşıyorduk, gereğini ifa ediyor, komsumuzu, dost,akraba ve hemşehrimizi düşünüyorduk.
  Bize ne oldu da iki günlük bir yasak sözkonusu olunca kendimizi kaybediyor, Siyonist haçlı zihniyetinin uşaklarının kışkırtmasıyla marketlere hücum ediyor, pazarları yağmalıyoruz. 
   Elbette Siyonist haçlı zihniyetinin piyonları, uşakları ve şeytanları boş durmayacak. Şeytani işlerine devam edecek.
  Yaşanılanlardan ders alarak toplum olarak kendimizi sorgulamamız gerekir diye düşünüyorum. Neden bu kadar harap olduk/ edildik.
  Neden çabucak şeytanların tuzağına düşer olduk. Bu sorula cevap bulmamız zorunludur.
  Kısaca, bence kendimizi her yönümüzle sorgulamaliyiz.
   Özellikle de eğitiminizi sorgulamanın tam zamanıdır diye düşünüyorum. Zira mevcut eğitim sistemi "Salih insanlar" yetiştirmeyi amaçlamıyor.
   Kendimizi sorgulabilisek Rabbualeminin tanımladığı iyilik ve takva üzerine yardımlaşırız.
Rabbualemin iyiliği "İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı taraflarına çevirmeniz(den ibaret) değildir. Asıl iyilik, Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitap ve peygamberlere iman edenlerin; mala olan sevgilerine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, (ihtiyacından dolayı) isteyene ve (özgürlükleri için) kölelere verenlerin; namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren, antlaşma yaptıklarında sözlerini yerine getirenlerin ve zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda (direnip) sabredenlerin tutum ve davranışlarıdır. İşte bunlar, doğru olanlardır. İşte bunlar, Allah’a karşı gelmekten sakınanların ta kendileridir. Bakara 177" biçiminde tanımlar ve yaşamamızı ister. Böyle bir yaşayış ancak Salih insanlar yetiştirmeği hedefleyen bir eğitim sistemi ile mümkün olur.
    Hasılı kelam Rabbimiz bizleri bize anlattığı kamet ve istikamette yaşamayı nasip etsin. Bizi azan, yağmaya katılan, başkasını düşünmeyen guruhtan muhafaza etsin.
Ve.
Bizlere her zaman, özellikle sıkıntılı günlerde "İyilik ve takvâ  yardımlaşın, günah ve haksızlık yolunda yardımlaşmayın. Allah’tan korkun,r çünkü Allah’ın cezası çetindir. Maide 2" ayeti mucibince yaşamayı nasip etsin.
Selam ve sabırla...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?