Dinime Karışan Bari Müslüman Olsa
Veysi ERKEN
“Bir bardak suda fırtına koparmak” düzenbazların temel görevidir. Halkı uyutmak, azgınlıklarını, sapkınlıklarını gizlemek ve sömürü düzenlerini devam ettirmek için başvurdukları yolların başında gelir bir bardak suda fırtına koparmak.
Birbirlerini düdüklemeyi gizlemek, arşı alaya yükselmiş fuhuşlarını örtmek, sömürü düzenlerini devam ettirmek ve halka kan kusturmak için bir bardak suda fırtına koparmak metottur onlara göre.
Her fırsatı değerlendirir kartelin edepsizleri ve medyanın şeytanları. İhtiyaç hissettikçe “irtica sancıları” hortlar .....çocuklarının. Bir türlü doğuramazlar irtica denilen veled-i zinalarını.
“İrtica”yı karınlarında taşımak toplumun değerlerini tahrip etmenin yoludur p...lerin.
İşte bu minval üzere yine tuttu dayatmacıları, despotların ve yobazların sancıları.
Sağa dönsen irtica.
Sola dönsen irtica.
Ayağa kalksan suç.
Otursan suç.
Bütün bunlar yetmiyormuş gibi dinde reform hezeyanlarını tutturdular “dönmeler”in dinsizleri. Onlara alkış tuttu “dönek”lerin elleri. Kendilerini tahrip ettikleri gibi dinî değerleri tahribe yeltenmekteler paranın, pulun ve fuhşun kulları.
Kim bu huzurumuzu kaçıranlar?
Kim bu irtica hamileleri?
Kim bu dünyayı, heva ve heveslerini ilah edinenler?
Kim bu dinimize dahletmek isteyen ilk çağın mürtecileri?
Bunların hepsi belli.
Hepsi Ebucehilin, Ebulehebin, Firavunun ve bilmem hangi despotun veled-i zina torunları. İşte irticaı doğurmayıp karınlarında taşıyanlar. İşte huzurumuzu kaçıranlar. Dinimize dahletmek isteyenler, hayatı bize zehir edenler.
Bilenlerin lâl kesildiği yerlerde eblehlerin fetva vermeye kalkışması gayet normal.
Ve işte bizi milletler camiasında açlığa, fakirliğe, hukuksuzluğa, despotizme, yokluğa ve felakete uğratanlar. Adı büyüğe çıkmış çukurlar. Sanatçı bilinen fahişeler. İşadamı sanılan soyguncular ve medyada tetikçilik yapan medya şeytanları. Hepsinin ortak paydası şeytana kulluk ve dinimize müdahil olmak.
Bunların hepsi bir bardak suda fırtına koparıp dinimize karışan edepsizler ve sokak soytarıları.
Deforme olmuş bu zavallılar ikide bir dinde reform teranesini piyasaya sürmekte ve kafaları karıştırmakta. Son günlerin temcit pilavı gibi tekrar gündeme sürülen mönü. Bu mönüye ancak aptallar kanar.
Bu zokayı ancak kendileri gibi aptal olanlar yutar. Saftiriklerin kanması kaçınılmazdır da kendilerini akıllı zannedenlerin bunları muhatap kabul etmeleri normal değil.
Umulur ki, dinî konuları tahlil ve tenkit etmek isteyenler kendilerine çeki düzen verir ve “dönmeler”le “boğazdaki aşiret”ten oluşan oligarşik zümrenin oyunu bozulur.
Gerçekte oyun mutlaka bozulacaktır; çünkü Allah nurunu tamamlayıcıdır; şeytanların mekrini bozandır. Asırlardır iki ayaklı şeytanların bütün hileleri, desiseleri boşa çıkarıldığı gibi günümüzde de hileler ve desiseler boşa çıkacaktır.
Yeter ki, kul olarak bize düşen görevleri yerine getirelim.
Netice-i kelam unutulmamalıdır ki, bir kavim kendindeki güzel vasıfları terk etmedikçe nimet kesilmez. Bolluk, bereket ve güç devam eder.
Nimetleri kesilen diğer milletler gibi bizim de nimetimizin kesilmesi de vazifesini yerine getirmeyenlerin/yetkililerin davranışlarındandır.
Kendi nimetimizin kesilmesine kendimiz sebep oluyoruz. Bir başka deyişle güzel vasıflarımızı “reform” adı altında yok etmek isteyenlerin senaryosunda rol oynayan saftiriklerimizdir nimetin kesilmesinin müsebbipleri.
Allah’ım bizi şerirlerin şerrinden koru.
Bizim dinimize dahleden müselman olmayan o...çocuklarını, p....leri ve tetikçi medya şeytanlarını def eyle.
Selam ve Sabırla... 13.08.2000
Not: Yazıyı okurken tarihi dikkate alın ve senaryonun hep aynı şekilde tekrar edilmek istendiğini göreceksiniz. Yazı çok eski değil, sadece yirmi yıllık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?