Bedelli

Bedelli

Veysi ERKEN

Yıllardır “bedelli” lafı piyasada dolanır durur.

Kimi karşı çıkar, kimi destekler.

Bedelliden yana olanlar sadece “bedelli” diye haykırırken, karşı çıkanlar zenginlere yarar diye yırtınır.

Esasına bakarsanız iki taraf da konuyu istismar etmektedir diye düşünüyorum.

Bedelli askerliğe karşı çıkanların yapısını incelediğimizde genel olarak çocukları “er ve erbaş” olarak görev yapmayanlardan oluştuğu görülür. Bu kesimin çocuklarının elleri bir yağda ve baldadır. Kendi çocukları söz konusu olmadığından “bedelli”ye karşı çıkarlar.

Bedelliden yana olanların çoğu zar zor şartlarda okulunu bitirmiş, işini kurmuş, eşini bulmuş ve aşına az da olsa kavuşmuşlardan oluşur. Bu kesim işini, aşını ve eşini kaybetmek istemez onun için bedelliden yanadır.

Bence konu yanlış zeminde tartışılmaktadır.

Kanaatime göre vatan vazifesi olarak sayılan askerlik konusu bir bütün olarak alınmalıdır.

Bugün gündemde “entegre sınır güvenliği yönetimi”, “askerlik hizmeti ile ilgisi olmayan işlerde istihdam edilen”lerin sayısı, “vicdani red” konuları yer almakta.

Bunun içindir ki, askerlik konusu bir bütün olarak ele alınmalı ve çözüme kavuşturulmalıdır.

Artık herkesin şunu anlaması gerekir.

Türkiye donanımı çok yüksek 100- 150 bin kişiden oluşan güvenlik gücüne sahip olmalıdır. Bu güvenlik gücü ülkemizi dış tehditlere karşı en yüksek ve gelişmiş teknoloji ile savunabilir yapıda olmalıdır diye düşünüyorum.

İç ve dış güvenlik birbirinden ayrıştırılarak mobil birlikler olmalı ve ülkemiz israftan kurtarılmalıdır.

Artık millet bu bedelli konusunun bütüncül yaklaşımla çözülmesini talep etmektedir.

Bedelli konusu topyekün halledilmeli ve profesyonel ordu bir an önce gerçekleştirilmelidir.

Sonuç olarak bedelli konusu Anayasa sorunu gibi sürüncemeye bırakılmamalıdır.

Bilinmelidir ki, sürüncemeye bırakılan her sorun “çığ”a dönüşmekte ve toplumu daha fazla rahatsız etmektedir.

Bütün partilere ve partililere çağrımız profesyonel orduya geçişi hızlandıracak adımlara destek vermeleri yönündedir.

Palyatif çözümler yerine bütüncül çözüm zamanı gelmiş ve geçmiştir.

Meclisteki partilere iş düşmektedir.

Artık bu konuyu bir haftada hallediniz ve yüz binlerle ifade edilen bedel ödemiş umutsuz gençleri bedelsiz sevindiriniz.

Selam ve Sabırla...