“Aklımıza Tavşan Koyan”lara Uyduğumuz
Müddetçe Halas Olmaz
Veysi ERKEN
Hemen hemen her konuda aklımıza “tavşan”
konuluyor ve biz “tavşan”la oyalanırken, tavşanı aklımıza koyanların figüranı
oluyoruz.
En iyisi fıkrayı naklettikten sonra
yorumumuzu yapalım.
Fıkramızın başlığı “aklına tavşan koymuş”
“Vaktiyle bir delikanlı, bir hoca
efendiye gitmiş:
Hoca efendi, ben filanın kızını
seviyorum, fakat anası babası bana vermiyorlar! Sen onlara bir “büyü” yapıp da gönüllerini çelebilir
misin?
Hoca:
Olur evladım!
Ben şimdi sana bir mutsa yazarım,
götürüp onların giriş kapılarının eşiğine hiç kimse görmeden muskayı gömersin,
fakat bunun bir şartı var.
Muskayı gömdüğün sıra kesin olarak
aklına “tavşan” getirmeyeceksin,
şayet gömerken “tavşan” aklına
gelirse, bu muskanın hiçbir tesiri olmaz.
Hoca muskayı yazıp, gencin eline
vermiş, o da tenha zamanlar kollayarak kapının eşiğine varmış, fakat tam
muskayı gömerken “tavşan” aklına gelirmiş ve bu yüzden muskayı gömemezmiş.
Her ne kadar tekrar tekrar gidip,
gömmeye teşebbüs etmişse de, bu “tavşan” sebebiyle gömememiş ve nihayet
gömmekten vazgeçmiş.
KISSADAN HİSSE
Durup dururken bir adamın aklına
lüzumsuz bir şey düşürmek doğru değildir. Mesela kapıya muskayı gömerken aklına
tavşan gelirse bir zararı olmayacağı gibi, bir faydası da olamaz. Böyle iken,
hangi sebeple o gencin aklına, o hoca efendi tavşanı düşürmüş oluyor?!. (1)
Evet, gerçekten sormamız gereken
soru bizim aklımıza “tavşan”ı kim/ kimler koyuyor.
Bunları teşhis edemezsek hep “tavşan”la oyalanıp dururuz.
Mesela “Cami”den “Mescit”ten
rahatsız olan gayrı Müslimler aklımıza “dua odası”, oruçla İslam'la akrabalığı
olmayanlar zihnimize “sakız çiğnemeyi” veya “oruç tutmayanlara yapılan
saldırıyı(!)”, ilave olarak İslam coğrafyasında insanlara kan kusturan PYD’nin
DEAŞ’tan, BOKO haramdan FETÖ’den, FETÖ’nün Tapınakçılardan veya falan örgütün feşmekân
örgütten farklı olduğu “tavşanı”nı
aklımıza koyuyorlar. Biz bunlarla/tavşanlarla oyalanırken katiller sürüsü
efendilerine hizmete devam ediyorlar.
Bilinmelidir ki, “tavşan”ı aklımıza koyan veya koymaya
çalışanların efendileri “Siyonist haçlı
zihniyeti”dir.
Uşaklar, piyonlar, yavşaklar ve
görevli ajanlar bilerek bu “tavşan”ı
aklımıza koymaya ve bizi oyalamaya çalışıyor.
Basın ve yayın organlarında faaliyet
gösterenlerin ekseriyeti "tuti-i
gsrbiyun"dur. Lakabı, sıfatı ve makamı ne olursa olsun bu “tavşan”ı aklımıza koymaya herkes
görevli ajandır.
Şimdi uyanma ve “kamet ve İstikamet”imizi “Kur’an”la doğrultma zamanıdır.
Haydi intibaha.
Selam ve Sabırla…
1-
En Öne Geçen Merkep, Enver Baytan, Fıkralar 2, Mevsim Yayıncılık,
İstanbul 1992, s. 130-131.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?