8 Temmuz 2023 Cumartesi

Gelir ve ücret dengesizliği Ahlaksızlığı, küfrü arttırıyor, sosyal barışı bozuyor

 Gelir ve ücret dengesizliği Ahlaksızlığı, küfrü arttırıyor, sosyal barışı bozuyor

Veysi ERKEN Dr.

Kendimi bildim bileli ülkede huzur ve sosyal barış ne zaman artarsa hemen bir el devreye girer huzur ve barışı ortadan kaldırmaya çalışır.

Genelde dengeyi bozma faaliyetleri “âli menfaat”ler gerekçesiyle yürütülür.

Son dönemde huzursuzluğu arttıracak her türlü faaliyet devreye sokulmuş görünüyor. Devlet olarak zor bir süreçten geçiyoruz adı altında fakirlik ve yoksulluk derinleştiriliyor, gelir dengesizliği arttırılıyor ve huzursuzluk, kıskançlık had safhaya çıkarılıyor.

Unutulmamalıdır ki, fakirlik, yoksulluk ve gelir makasının fazla açılması insan düşüncesi üzerinde olumsuz etki yapar.

Bunun için diyoruz ki, ortada bir sıkıntı varsa bu sıkıntı adil bir şekilde dağıtılsın. Bir tarafın gelirlerini arttıran öteki tarafı yoksullaştıran uygulamalardan vazgeçilsin.

Hatta diyorum ki ücretliler için en üst gelir ile en alt gelir farkı 2,5 kattan fazla olmasın. Mesela bir en üst ücretlinin ( devlet memuru, milletvekili, bakan, vs.) maaşı 50 bin lira ise en düşük ücret 20 bin olmalı ve bir kişiye birden fazla ücret verilmesin.

Ücretleri düzenleyen herkese çağrım budur. Geliniz düzenlemeleri adil yapınız. Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar düzeni oluşmasın. Seyyanen artışlar aynı ölçüde emeklilere de yansıtılsın

Maalesef yapılmakta olan son düzenleme insanları çıldırtacak yapıdadır. Dengesizliği arttıracak ve toplumun huzurunu yok edecek “seyyanen” artışın emeklilere yansıtılmamasının huzursuzluğu yıllara sâri olacaktır. Fakirliği ve yoksulluğu arttıracaktır.  İnançsızlığı körükleyecek, aile ve devletin dağılmasına yol açacaktır.

 “Sevgili Efendimiz dualarında da bu noktaya itina gösteriyordu. Âişe annemizin anlattığına göre o şöyle dua ederdi: “Allah"ım, cehennemin fitnesinden ve azabından, kabir fitnesinden ve azabından, zenginlik fitnesinin şerrinden ve fakirlik fitnesinin şerrinden sana sığınırım...” Bir başka duasında Sevgili Efendimiz, fakirlikten, darlıktan, zillete düşmekten, zulmetmek ve zulme uğramaktan Yüce Rabbimize sığınıyordu. “Allah"ım, küfürden, fakirlikten sana sığınırım.” sözleriyle dua ettiğini duyan bir sahâbî kendisine, “İkisi (küfür ve fakirlik) birbirine denk mi?” diye sormuştu ve Allah"ın Resûlü, “Evet.” diye cevap vermişti. Çünkü fakir eğer dikkatli ve sabırlı olmazsa birçok tehlike ile karşı karşıya kalabilirdi. Efendimiz (sav) bir yandan aşırı zenginliğin iman ve ahlâkî yapılarını zedelemesi tehlikesine karşı Müslümanları uyarırken, öte yandan fakirliğin, onları inançsızlığa sürükleyebileceğine dikkat çekiyordu.”

https://hadislerleislam.diyanet.gov.tr/sayfa.php?CILT=5&SAYFA=53

Evet.

Herkesin dilinde toplumda İslam’dan kopuşun arttığını, vatan sevgisinin azaldığını dillendiriyor.

Doğrudur.

Ama ekonomik dengesizlikten ve etkilerinden bahsedilmiyor, unutturulmaya çalışılıyor. Ücretli kesimler arasında dengesizlik arttırılıyor, emekliler yokluğa ve ölüme terk ediliyor. Ülke cehenneme çevrilmek isteniyor.

Esasında fakirler, az gelirliler İslam’ı yaşamaya çalıştıkları müddetçe kimseden bir şey istemezler. “Tanımayanlar, iffet ve müstağni görünüşlerinden dolayı onları zengin sanır. Sen (habibim) o gibileri simalarından tanırsın. Onlar insanlardan yüzsüzlük edip de bir şey istemezler" (el-Bakara, 2/273).

Bu ayeti unutmayın.

Sizler de İslam’ı yaşamaya çalışıyorsanız emekliyi, her türlü fakir ve yoksulu simalarından tanıyınız.

Gelirleri belirlerken üstekileri daha da zenginleştirip emekliyi ve fakiri yokluğa mahkûm etmeyiniz.

Adaleti katledip toplumu tahrip etmeyiniz. Ahlaksızlığın artmasına zemin hazırlamayınız.

Adil olunuz.

Sosyal barışı yok edecek, vatan sevgisini bitirecek, aileyi dağıtacak, ahlaksızlığı arttıracak düzenlemelerden vazgeçiniz.

Sıkıntı varda sıkıntıyı adil bir şekilde önce kendinize sonra topluma yansıtınız.

Geç kalınmasın.

Kıyametin kopmasına yol açmayınız.

Unutmayın, kıyamet kopmak üzeredir.

Selam ve Sabırla… 08.07.2023

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?