Şüyuu Vukuundan Beter; Bürokrasi, emniyet, sağlık ve Adalet vs. Çürümüştür
Veysi ERKEN Dr.
“Şüyuu vukuundan beter” deyimini duymayanımız yoktur herhalde. Denilmek istenen şudur. Bir kötülüğün dedikodu şeklinde yapılması ve yayılması, onun gerçekleşmesinden daha kötü ve zararlıdır.
Bazı konular dedikodu olmaktan çıkmış gibi görünüyor. Şu haberler bu durumu teyid ediyor. “Şaibeli kararlar veren hâkimlerle temas kuran, para karşılığı tahliyelere ve haberlere erişim engeli getirilmesine aracılık eden avukat, bürokrat, diğer şüpheliler hakkında soruşturma başlatıldı. https://www.gazeteduvar.com.tr/hskye-rusvet-dilekcesi-veren-bassavci-ucar-sorusturma-baslatti-haber-1642949”
Haberin devamında bu vakıaların bir adliye ile sınırlı olmadığı Türkiye’nin her tarafında yaygın bir şekilde olduğu ifade ediliyor. Bir haber daha; Rüşvet aldığı için tutuklanan bilirkişi Doğan 52 gün sonra serbest kaldı. Mahkemede, “80 bin TL rüşvet verip serbest kaldım. Rüşvet aldınız… İşte rüşvet alan hakim ve savcılar” dedi ve 53 kişilik rüşvet listesi verdi.” https://www.birgun.net/haber/mahkemede-rusvet-itirafi-489628
Tabii ki, bu tür hadiseler sadece adliye ile sınırlı olmadığı, emniyette ve bürokrasinin her türlü dalında yaygınlık kazandığı dile getiriliyor.
Kısaca bu tür olanların şüyuu artmış ve toplumsal hayatı perişan etmeye başlamıştır.
Devlet denilen çınarı içten içe çürütmektedir.
Evet.
“Çınarı Deviren rüzgâr değil içindeki kurttur…” sözlü doğrudur. Devletler ve milletler de böyledir.
Milletler ve devletler “çınar“ ağacına benzer. Bilindiği üzere “çınar” uzun ömürlü ve fırtınalara, rüzgârlara, boranlara dayanıklıdır.
İçine kurt düştü mü ömrü kısalır, dayanıksız hale dönüşür ve en ufak rüzgâra dayanamaz hale gelir, yıkılır, devrilir.
Tarihi süreç içinde milletimizi, ümmetimizi ve devletlerimizi incelediğimizde bu gerçekle karşılaşırız.
İçimize “adaletsizlik”, “ahlaksızlık”, “kayırmacılık”,” rüşvet”, “yolsuzluk” kurtçukları düştüğü veya yerleştirildiği zaman “çınar ağacı”mızın çürüdüğünü, en ufak etkilere karşı dayanıksız hale geldiğini görüyoruz.
Kurtçuklar ve virüsler milletin niteliğini değiştirir. Güzel vasıfların ortadan kalkmasına ve nimetin kesilmesine yol açar. Ayetlere “Kişinin önünde ve arkasında Allah’ın emriyle onu kayıt ve koruma altına alan takipçiler vardır. Bir toplum kendisindekini değiştirmedikçe Allah onlarda bulunanı değiştirmez. Allah herhangi bir toplumun başına bir kötülük gelmesini diledi mi, artık onun geri çevrilmesi mümkün değildir. Onların Allah’tan başka yardımcıları da bulunmaz. Ra’d-11”
Ve.
“Bir toplum kendilerinde bulunan (iyi davranışlar)ı değiştirmedikçe, Allah onlara verdiği bir nimeti değiştirmez Enfal-53”
Üzülerek belirtmeliğim ki, içimize kurtçuklar ve virüsler yerleştirilmiş ve bu kurtçuklar hızla çoğalmakta olduğunu görüyoruz. Bilhassa fetö kurtçukları ve virüsleri devletin yapılanmasında varlıklarını korudukları anlaşılıyor. Bu kurtçuklar rüşveti, kayırmacılığı, yolsuzluğu yaymakla görevlerini ifa ettikleri anlaşılıyor.
Adaletsizlik kurtçuğu her tarafımızı ve her şeyimizi kemirmekte ve çürütmektedir. “Adalet” tesis edilemez, rüşvet, yolsuzluk, kayırmacılık kurtçukları engellenmezse korkarım ki, “devlet denilen çınar” dışarıdan ve içeriden oluşturulan “rüzgâr”a dayanıksız hale gelir ve yıkılır, hepimiz yıkıntının altında kalırız.
Her yerde adaletsizliği, yolsuzluğu, hırsızlığı, kayırmacılığı tahkim etmeye çalışan kurtçuklar/ fetöcüler/ tapınakçılar ekseriyetle “bizden görünümlü”dür. Baltanın sapı gibidirler.
Malumdur ki, ağacı kesen baltanın sapı ağaçtandır.
Sonuç olarak ister "şüyu" ister “gerçek” olsun adliyede, emniyette ve dahi bütün bürokraside olan habis urlar temizlenmez ve yok edilmezse maddi kalkınmamız işe yaramaz hale dönüşüp yıkılırız.
Haydi, yetkililer ve etkililer.
Devlet denilen çınarı habis kurtçuklardan ve eylemlerinden temizlemeye ve “adalet”i tesis etmeye.
Haklının hakkını tam ve zamanında alabildiği bir adil nizam talep ediyoruz.
Selam ve Sabırla…09.12.2023
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?