“Oda”lardan Yakınanlara Çağrı
Veysi ERKEN
Politikacılar ara sıra Odalardan,
barolardan, yüksek kurullardan ve dahi diğer meslek kuruluşlarından yakınızlar.
Bu
kuruluşların Türkiye’de takozluk görevini ifa ettiklerini, yöneticilerinin
baronlaştığını ifade ederler.
Elhak
doğrudur.
Bu
konuyu defalarca yazdım.
Bir
yazımda “Kamu yönetimi reformu yapılacağı söyleniyor.
Doğrusu
buna inanmak isterim.
Böyle
bir reform yapılacaksa aşırı derecede “deforme”
olan “Yüksek Kurullar”, “Odalar” ve “Baro”ların ihmal edilmemesi gerekir.
Bilindiği
üzere “Yüksek Kurullar”ın çoğu
millete hizmet etme özelliğini kaybetmiştir. Hele hele “Odalar” ve “Barolar”
tamamen özelliğini kaybetmiş, meslek teşekkülü olmaktan çıkmıştır.
Yüksek
Kurulların ne işe yaradığını sorgulamak her yurttaşın görevidir” demiştim.
Hala
aynı kanaatteyim.
Bu
kuruluşların tamamı sorgulanmalı, gerekirse kapatılmalıdır.
Zira
bu kuruluşların ekseriyeti rant kapısı ve sömürü alanına dönüşmüştür.
Zorunlu
üyelik ile millet sömürülüyor.
Sadece
sömürü mü?
Ülkemizde
olan, olabilecek her güzel gelişmeye takoz olmaya devam ediyorlar.
Mustafa
Kemal’in ifadesiyle bazen başka ülkelerin emelleriyle tevhit olabiliyorlar.
Projeleri
durdurmaya veya ıskat etmeye çalışabiliyorlar.
Seçimler
bitti,
Mecliste
durum değişti.
Bütün
partilere ve yöneticilerine sesleniyorum.
Odalar,
barolar ve yüksek kurullar bir partinin değil milletin sorunudur.
Üyeleri
ve halk sömürülüyor.
İster
AK Partili, ister CHP’li, ister MHP’li veya HDP’li olun fark etmez.
Artık
“oda”ların “baro”ların, “yüksek
kurullar”ın zulmüne son verecek düzenlemeleri gündeme getiriniz. Onlara
eklemlenmeyin.
Zulüm
ve sömürü düzenini ortadan kaldırınız.
Selam
ve Sabırla...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?