28 Eylül 2023 Perşembe

Fetö Şeytanları Tekrar Diyanet ve Eğitime Sızdı mı?

 Fetö Şeytanları Tekrar Diyanet ve Eğitime Sızdı mı?

Veysi ERKEN Dr.

“Şüyuu vukuundan beterdir” diye atalarımız tespitte bulunmuşlardır. Yılanın başı ezilmedikçe her kuruma tekrar sızmaya çalışır ve çalıştığına inanıyorum.

Fetö şeytanları “bir delikte 40 yılan” karakterlidirler.

Her kuruma ve kuruluşa sızmaya çalışırlar.

Orduya, emniyete, cemaatlere, tarikatlara ve her yere sızdıklarını bilmeyen yoktur diye düşünüyorum.

İhanetleri tescillenince daha da sinsileştiler. Yerle yeksan olan itibarlarını Diyanet, Cemaat, Tarikat ve Eğitim camialarıyla daha kolay ihya edeceklerini umdukları için Diyanet ve Üniversitelere ağırlık verdikleri şayiası her yerde.

Buna aşırı derecede dikkat edilmesi ve tedbir alınması gerekir.

Zira şeytanlar her hileye, desiseye, tezvirata rahatlıkla başvururlar. Bir yöntem olarak kullanırlar, mağduriyet rolünü oynarlar.

Fetö şeytanlarının Daileri ve Fedaileri kamu kurum ve kuruluşlarından temizlenmeye çalışılmış ve hala çalışılıyor. Milletin hayatından çıkarılmaya çalışılıyor. Ancak Diyanet ve eğitim camiasında varlıklarını devam ettirdikleri hatta yeniden atağa kalktıkları yaygın bir şekilde dillendiriliyor.

Yapılan işlem doğru olmakla birlikte çok eksiktir.

Maalesef DAİLER toplumu kelimenin tam manasıyla kemirmeye ve tahrip etmeye devam ediyor.

Yalan, iftira, itham, inkâr, şantaj, itibarsızlaştırma vs. ne kadar pislik yöntem varsa bunları kullanarak toplumu ve kurumları ifsad etmeye çalışıyorlar.

Benim tespitlerime ve kanaatime özellikle kamu kurum ve kuruluşlarında, diyanette, eğitimde hala mebzul miktarda dai bu fesadı yaymaktadır.

Fetöcüler Orhan Salcı Beyin ifadesiyle “bir delikte kırk yılan*” gibidirler. http://veysierken.blogspot.com/2020/01/dailer-ve-bir-delikte-krk-ylan.html 

Zehirlerini akıtmaktan hiçbir zaman vazgeçmezler, daha doğrusu vazgeçemezler. Çünkü bunlar Siyonist haçlı zihniyetinin kuklaları, maşaları, piyonları, uşakları hükmündedirler. Bir delikte yaşayan yılanlardır. Köstebek gibi karanlıklarda dolaşırlar. Çöp balıkları gibi diplerdedir ve pisliklerini kusarak toplumu ifsat ediyorlar. Geliniz bu bir delikte yaşayan yılanları tanıyalım. Yazıdan kesitlerle tanıyalım.“Bir delikte kırk yılan. Timsahlar avlarını yerken gözlerinden yaş gelirmiş.

Yahudi kavga ederken, hem acımasızca vurur, hem de "yetişin adam dövüyorlar" diye çığırtkanlık yaparmış.

Yahudilerden ve timsahlardan  ders alan, taktik alan, talimat alan tüm terör örgütleri gibi, masonik, casus  FETÖ örgütü de tam olarak bu taktiği kullanıyor. 

FETÖ, kırk yıldır milletin en zeki evlatlarını çalarken ağladı. Himmet adıyla milletin servetlerini hile ve yalanlarla çalarken ağladı. Milletin iyi niyetini, güvenini ve hayallerini çalarken de ağladı.

Timsah gibi, hiç durmadan hem yedi hem ağladı. Dershanelerin kapatılmasıyla hükümetle aralarında yaşanan krizler sürecinde, 17-25 Aralık adliye-yargı darbesi ve 15 Temmuz'a kadar uzanan süreçte de tıpkı Yahudi gibi hem vurdu hem yetişin adam dövüyorlar, adam öldürüyorlar diye çığırtkanlık yaptı. 

Lanetler, beddualar seanslarını unutmadık. "Evlerine ateşler salsın" diye beddualar etti. Yetmedi, bir gece ansızın tanklarla, uçaklarla milletin evlerine, yüreklerine ateşler saldı. 

Fetö ve elemanları son zamanlarda  yeniden saklandıkları deliklerden kafalarını ve dillerini uzatmaya başlamış görünüyorlar. 

Yine ağlıyorlar.

Neden?

15 Temmuz darbe gecesinin ardından çıkartılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Fetö ile irtibatlı oldukları gerekçesiyle memurluktan atılan Fetöcüler için güya gözyaşı döküyor, acındırma seansları yapıyorlar. …..

Fetö, güya masum insanları savunuyor edasıyla aslında kendi elemanlarını masum gibi gösterme ve hapisten kurtarma, milletin gözünde düştükleri rezil durumdan kurtarma hesapları yapıyor. 

Terör örgütlerinin en mühim silahları, kalemleridir, kelamlarıdır, sloganlarıdır. Fetöcüler de en iyi bildikleri silah olan gözyaşıyla birlikte dillerini ve kalemlerini kullanarak yalan, iftira, dedikodu, ajitasyon, çarpıtma, akıl oyunları vb silahlara yeniden sarılmış görünüyorlar. ….

FETÖ örgütü aradığı fırsatı bulmuş; hem vuruyor, hem ağlıyor. 

Hava tam terör örgütlerinin aradığı hava. 

Fetö, 

Kırk yıldır yaptığı gibi bir yandan milletin merhamet duygularını kullanmak, kendine acındırarak  aklanmak, zeytinyağı gibi üste çıkmak istiyor. Zavallıyı oynayarak sempati kazanmak istiyor.

 Sonra?

Hiç bir şey olmamış gibi şen şakrak saklandığı deliklerden çıkmak, yeniden toplumun içine karışmak, kaldığı yerden devlete sızma, diyalog, casusluk, dünya hâkimiyeti kurma faaliyetlerine devam etmek istiyor. 

Diğer taraftan da kuyruk acısının intikamını almanın hesaplarını yapıyor. ….

Fetöcüler en iyi savunmanın saldırmak olduğunu biliyorlar elbette. 

Hükümet sustukça, Ak Parti teşkilatları sustukça, medya sustukça, Fetö mağdurları sustukça Fetöcüler avazları çıktığı kadar bağırıyorlar. ….

Fetö sorunu ve terör sorunu milli bir sorundur. Devletin ve milletin bu günü ve yarınlarını ilgilendiren bir sorundur. Topluca direnmek, karşı koymak zorunda olduğumuz bir sorundur…..

 Çünkü tüm terör örgütleri gibi Fetö  de  bir doğruda kırk yalanı, bir delikte kırk yılanı saklayabilen bir örgüttür.

Umarım ki, yılanları öğrendiniz. Sadece Diyanet ve Eğitim camiaları değil elbette, her yerdeki yılanları bilmek ve başlarını ezmek gerekir. Ama Diyanet ve eğitim camiasına öncelik vermek gerek diye düşünüyorum.

Zehirlerinden hem kendinizi ve de etrafınızla birlikte bütün toplumu korumaya, kurum ve kuruluşları temizlemeye çalışınız.

Unutmayınız. Bunlar beynelmilel yılanlardır. Çıyanlardır, hainlerdir. Casuslardır.

Selam ve Sabırla… 28.09.2023

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?