Başbuğun Özel Evlatları “Alparslan Türkeş ve Özel Eğitim*

 Başbuğun Özel Evlatları “Alparslan Türkeş ve Özel Eğitim* 

Veysi ERKEN Dr.

“İkra” medeniyetinin mensubu olan “oku” emrine uyar ve okur. Okuduğunu öğrenmeye, anlamaya ve yorumlamaya çalışır. Tabii ki bütün kitaplar bir kitabı/ Kur’an-ı Kerim anlamak ve yaşamak için okunur, okunmalıdır. Elime aldığım her kitabı bu anlamda okumaya çalışırım.

En son okuduğum kitaplardan birisi 90’lı yıllarda Ülkü Ocaklarında görev yapmış Mesut Güneş isimli genç arkadaşımızın imzalayıp hediye ettiği “Başbuğun Özel Evlatları” isimli çalışmadır.

Kitap, ülkücü harekette, özellikle merhum Alparslan Türkeş’in özel olarak eğittiği gençler için işlediği konuları ve dersleri, eğitim faaliyetlerini, eğitim programlarını, amacını, tavsiye edilen kitapları ve katılanların hatıralarını ihtiva etmektedir.

Kitabı önemli kılan merhum Alparslan Türkeş’in gençlere öğrettikleri ve yaşamalarını istedikleridir.

Şöyle bir fıkra anlatılır.

Merhum Alparslan Türkeş’in üzerinde en çok durduğu ve yaşanmasını istediği konuların başında “İslamî İman ve Ahlak” gelir. Bir derste gençlere namaz kılın evlatlarım dediğinde gençler hep birlikte emredersiniz derler. Merhum sert bir ifade ile “ben emretmiyorum evlatlarım, Allah emrediyor” diye cevap verir s.86.

Bu anlayış ile gençlerin yetişmesini ve yaşamalarını ister.

Merhum Alparslan Türkeş geçlere bölücülüğün ne kadar yıkıcı ve yok edici olduğunu çeşitli misallerle anlatır ve tefrikayı ortadan kaldırmaya çalışır. Onun düşüncesinde İslam tevhididir ve bizim ortak paydamızdır.

Özellikle bölücülere “biz ne kadar Türk isek, Kürtler de o kadar Türk’tür, Kürtler ne kadar Kürt ise bizler de o kadar Kürdüz diyerek bunu öğretir. “Kürt bizim öz be öz kardeşimizdir, Türk milletinin evladıdır, kendi insanımızdır” der ve aynı topraklarda aynı dine mensup, aynı kıbleye yönelen ve Allah’a inanan, birbirinden kız alıp veren kan ve can bağı olduğunu bilenler olduğumuzu kavratır. S.68-69

Merhum Türkeş “yaşa ve yaşat” anlayışını gençlere kazandırmaya çalışmıştır. Bilinen gerçek yaşamayan etkili olamaz ve yaşatamaz. O en güçlü silahın imanlı kişinin olduğu bilincinde ve bu bilinci gençlere kazandırmaya çalışır ve şöyle der; “İnsan yalnız Allaha kul olur kula kul olunmaz” s.100.

“Başbuğun Özel Evlatları” isimli kitap ülkücü hareketin temel dinamiklerini öğrenmek, kavramak ve yaşamak isteyenlerin faydalanabileceği bir çalışmadır.

Bu çalışmanın arka kapağında sessiz ülkücülük şu şekilde tasvir edilir.

“Sessizce ülkücülük yapanlar. Eğer ülkücü hareketin hikâyesi yazılacaksa, ya da bir usta ressam hareketin tablosunu çizecekse; Muhtemelen bizim ‘sessizce ülkücülük yapanlarımız’  o hikâyede ya da tabloda yer almayacak!

Unutmamak lazım ki onlar olmadan çok eksik kalır.

Kimdir bizim sessizce ülkücülük yapanlarımız:

Hapishane yollarında ömür tüketen babalarımız…

Evlat hasretini cezaevinin dikenli tellerine asan annelerimiz…

Kavuşmayı mahşer gününe erteleyen eşler, nişanlılar, yavuklular…

Failini bildiği halde, işlemediği suçlardan yıllarca hapis yatan sessiz ve fedakâr ülkücüler…

Hiç tanımadığı halde yıllarca kaçaklarımızı evinde köyünde saklayan, öz evlatlarından ayırmayan cesur ve bir o kadar fedakâr aileler…

Saymakla bitmeyecek kadar çoktur bizim sessizce ülkücülük yapanlarımız.

Bugün de günlük siyasetin dışında kalarak; Kerkük’te, Musul’da, Suriye’de, Balkanlar’da, Kafkaslar’da, Güney Türkistan’da her türlü zorluğu ve tehlikeyi göze alarak soydaş yarası saran ülkücüler…

Ve daha bizim bilmediklerimiz…”

Evet.

Bu kitap okunmalı, okunmaya değer, okumasını bilenlere…

Teşekkürler ülküdaşım Mesut Güneş’e.

Selam ve Sabırla… 17.04.2024

 ·          Özel Evlatları, Mesut Güneş, Yüzde İki Yayınları, Ankara-2022