Gazze’de Şeytanları Taşlamanın Zamanı
Veysi ERKEN Dr.
Gazze’de, Filistin’de, Doğu Türkistan’da ABD’nin, İngiltere’nin, Batılların yöneticilerini ve İsrail denilen kışlalarının mazlumların tepelerine bomba yağdıran şeytan katillerinin taşlanma vaktidir. Aslında vakit geçmiştir bile.
Mustafa Destici, "Bu sene de bu kan, bu işgal, soykırım, devam ederse hacılar, Arafat'a değil, Kudüs'e, Gazze'ye yürüsünler. Taşlamak için bir şeytan mı arıyorlar? En büyük şeytan İsrail'de, Netanyahu'dur, gidip onu taşlasınlar" diyor.
Evet.
Gazze’deki iki ayaklı, insan kılıklı şeytanlar büyük şeytanlardır, taşlanmalıdır ama bu taşlamayı sadece Hacca gidenler değil “yeryüzünün bütün Müslümanları, vicdanlıları ve insan olanları” elbirlik yapmalıdır.
Her insan olanlın vazifesidir, Müslüman için farzdır. Hiçbir Müslüman’ın bu taşlamadan uzak durma hakkı yoktur.
Bilinmelidir ki, sadece konuşmanın anlamı kalmadı, kelimeler ve ağızdan çıkan sözlerin değeri bitmiştir.
Erdoğan; "21'inci yüzyılda, canlı yayınla tüm insanlığın izlediği bir soykırımı durduramayacaksan, sen ne işe yararsın? Eğer dünyanın geleceği beş ülkenin keyfine kaldıysa, ne gerek var o devasa binalara, o kadar harcamaya, o kadar insanı çalıştırmaya? Bırakınız soykırımı durdurmayı, Birleşmiş Milletler kendi personelini, kendi yardım çalışanlarını dahi koruyamadı. Gazze’de sadece insanlık değil, Birleşmiş Milletler de ruhuyla birlikte ölmüştür.
Buradan İslam dünyasına da bir çift sözüm var: Ortak bir karar almak için daha neyi bekliyorsunuz? Tepki göstermek için daha ne olmalı? Gazze sokaklarında şehit naaşlarını köpekler yiyor. İsrailli teröristler, Müslümanların evlerine girip yatak odalarından fotoğraf paylaşıyor. Müslüman çocuklar hastanelerde katlediliyor. Bebeklerin boynu koparılıyor. Çadırlarda insanlar yakılıyor. Ne zaman göreceksiniz bunları? Ne zaman tepki göstereceksiniz? Ne zaman bir araya gelip, kararlı bir duruş sergileyeceksiniz? Bu zulümler karşısında İslam İşbirliği Teşkilatı ne zaman etkili, caydırıcı bir politika izleyecek? İslam âlemi, ne zaman Filistinli kardeşlerinin hakkını, hukukunu, canını koruyacak? Vallahi Allah bunun hesabını size, hepimize sorar."
Bir avuç teröristin, İslam coğrafyasının tam merkezinde, tam kalbinde Müslüman soykırımı yaparken görmezden gelene, duymazdan gelene, sessiz, tepkisiz kalana Allah'ın hesabını soracağını vurgulayan Erdoğan, "Bu coğrafyada yaşayan herkes şunu çok iyi bilmeli ve anlamalıdır: İsrail, uluslararası hukukun kontrolüne girmeden, kendini uluslararası hukukla bağlı görmeden, hiç kimse, hiçbir ülke, hiçbir devlet güvende değildir. Bunu, açık söylüyorum, Türkiye de dâhildir. Bu barbarlık Gazze ile sınırlı mı zannediyorsunuz? Asla ve asla kan içmeye doymayacaklar. Sırtlarını sıvazlayanlar olduğu müddetçe, asla ve asla durmayacaklar" diyor. https://www.haber7.com/siyaset/haber/3428318-erdogandan-israil-ve-avrupaya-tepki-dunya-kanla-beslenen-vampirin-vahsetini-izliyor
Şimdi söylem değil eylem zamanı, şeytanları taşlama ve yok etme zamanı, saniye gecikilmemelidir. Gazze’ye ordular gönderilmeli ve şeytanlar durdurulmalıdır. Gustavo Petro’nun çağrısı hemen uygulanmalıdır. “Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro, Gazze'ye barış gücü göndermesi için Birleşmiş Milletlere (BM) harekete geçmesi çağrısında bulundu.
Cumhurbaşkanı Petro, sosyal medya platformu X'ten yaptığı paylaşımda, "Gazze Şeridi'nde BM barış gücünden başka bir alternatif yoktur. Kolombiya böyle bir gücün parçası olacaktır." ifadelerini kullandı.
Bu çağrıyı yıllar öncesinde merhum Muhsin Yazıcıoğlu basın önünde ilk defa, 'Mehmetçik Filistinlilerin yanında İsrail'e karşı savaşa gitmeli' diye dillendirmişti.
Zira Gazze’de, Filistin’de, Doğu Türkistan’da ABD’nin, İngiltere’nin, Batılların yöneticileri ve İsrail denilen kışlalarının mazlumların tepelerine bomba yağdıran şeytan katilleri “sağırlardır, dilsizlerdir ve körlerdir; bu yüzden geri de dönemezler. Bakara-18” ayetinde belirtilen iki ayaklı mahlûklardır. Soykırımlarından ve işgallerinden dönmezler, imha edilmeleri gerekir.
Hâsılı kelam.
Şimdi topyekûn insan olan, Müslüman olanların iki ayaklı şeytanları taşlama zamanıdır. Konuşma ve demeç verme zamanı değildir.
Selam ve Sabırla… 30.05.2024
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?