28 Kasım 2014 Cuma

CEMADAT HAREKETİ




CEMADAT HAREKETİ

Veysi ERKEN

            Cemadat hareketini fehmeylemeyen kalmamıştır. Yalan, iftira, inkâr ve tezvirat ahlakları olmuştur.
            Tabii ki, ahlak-ı seyyie. Hasene olacak değil ya?
            Tenkid ettikleri her şey kendileri için mubah.
            Bunu dillendirenlere verdikleri cevap “çalıyorlar”.
            Tamam, da sizin yaptığınız nedir?
            Hangi eyleminiz İslamî. Sualleri höpürdetmeniz mi? Araziye konmanız mı? Himmetleyip zimmetledikleriniz mi? Mahremiyete tasallutunuz mu?
            Cevaplar asla sorularla ilgili değil.
            Cevap tektir.
            Çalıyorlar.
            Bu arada şunu da ifade edeyim. Cemadatın ekâbiri ortalıkta yok. Hepsi piyasadan uzakta.
            Her renkten insanı kullanmaktalar.
            Onlara teşne olan mebzul.
            Meşrepleri buna müsait.
            Cemadat hareketi.
            Nerede faaliyette.
            Ülkemizde değil (!).
            Buldum patagonyada.
            Cenabı Allah patagonyalıları cemadatın şerrinden muhafaza etsin. Âmin.
            Selam ve Sabırla.28.11.2014



“BEDELLİ MASADA”n İnsin Gençlik Hayat Bulsun



“BEDELLİ MASADA”n İnsin Gençlik Hayat Bulsun

Veysi ERKEN

            Defalarca yazdım. Tekraren de olsa yazmaya devam edeceğim. BEDELLİ şarttır diyorum.
            Bunun gerekçesini yazmak zor değildir.
            Bundan önceki yazımda üç kanuni tanımı yazdım.
            Birincisi vatan hizmeti ile ilgilidir. Hizmetin ne şekilde ifa edileceği Anayasada belirtilmiştir.
Vatan hizmeti: Anayasa MADDE 72- Vatan hizmeti, her Türkün hakkı ve ödevidir. Bu hizmetin Silahlı Kuvvetlerde veya kamu kesiminde ne şekilde yerine getirileceği veya getirilmiş sayılacağı kanunla düzenlenir” denilmektedir.
Bu maddeye dayanarak emniyet mensupları ve eğitim hizmetinde olan öğretmenler hizmeti başka türlü yerine getirebilmektedir. (Üniversite mensupları sanki eğitici değilmiş)
Esasında bu uygulamanın bütün fertlere yaygınlaştırılmaması Anayasanın 10. Maddesinde belirtilen kanun önünde eşitlik ilkesine aykırıdır.
Yazımda belirttiğim ikinci tanım Askerlik tanımı ile ilgilidir. Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanununun ikinci fıkrasına göre “Askerlik: Harp sanatını öğrenmek ve yapmak mükellefiyetidir.”
Öğrenmek ve yapmak açıkça zikredilmektedir. Vatan hizmeti başka sanatlarla da icra edilebilir ve edilmektedir.
Üçüncü tanım silahlı kuvvetlerimizin vazifesi ile ilgilidir. İç Hizmet Kanununun 35 Maddesine göre “Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; yurt dışından gelecek tehdit ve tehlikelere karşı Türk vatanını savunmak, caydırıcılık sağlayacak şekilde askerî gücün muhafazasını ve güçlendirilmesini sağlamak, Türkiye Büyük Millet Meclisi kararıyla yurt dışında verilen görevleri yapmak ve uluslararası barışın sağlanmasına yardımcı olmaktır.”
            Bu üç tanım ışığında defalarca yazdığım halde anlamak istemeyenler çıkabilmektedir.
            Bu ülkenin sevdalıları silahlı kuvvetlerimizin kanunda belirtilen görevleri yapabilmesi için tam donanımlı olmasının gerekliliğine inanıyor. Silahlı kuvvetlerin güçlü olabilmesi harp sanatını öğrenmeyi ve yaşamayı gerektirir.
            Yaşı bu sanatı öğrenmeye elverişli olmayanlarla güçlü, dinamik, mobil ve teknolojik yapı oluşturulamaz.
            Bunun içindir ki, sosyal drama dönüşmüş BEDELLİ beklentisi behemehâl karşılanması gerekir.
            Herkes açıklama yapıyor. Hüseyin Çelik’in mesajları şöyle: "Günaydın gençler. Şartları çok iyi hazırlanmış, yeni mağduriyetlere yol açmayacak bir bedelli askerlik uygulamasını destekliyorum. Bu konu öyle veya böyle en kısa zamanda sonuçlandırılmalıdır. En kötüsü, belirsizlik hali ve insanların beklenti içinde bırakılmasıdır. http://www.milliyet.com.tr/huseyin-celik-ten-bedelli/siyaset/detay/1976376/default.htm"
            YAŞ toplantısından sonraki mesajlar BEDELLİ MASADA  http://www.yenisafak.com.tr/gundem/bedelli-masada-2031706
            Yetmez mi?
            Lütfen artık bu soruna çare olunuz. İlaç olunuz.
            Gençlerin bunalımına, GBT korkusuna son veriniz.
            Silahlı kuvvetlerimizi gerçek anlamda güçlendirecek, kanun önünde eşitliği sağlayacak adımları atınız.
            “BEDELLİ MASADA”n insin gençlik hayat bulsun.
                        Parmaklar gençlerin talebi “YAŞ 25 BEDEL 15” için kalksın.
                        Selam ve Sabırla. 28.11.14

26 Kasım 2014 Çarşamba

MHP’nin Askerlikle ilgili Teklifi



MHP’nin Askerlikle ilgili Teklifi

Veysi ERKEN

            Askerlik ile ilgili parça pençik kanun teklifleri veriliyor. CHP’nin BEDELLİ ile ilgili teklifi, MHP’nin akademisyenlerin askerlik hizmetleri ile ilgili teklifi, AK Partinin Jandarma ile ilgili düzenlemeleri ihtiva eden teklifi akla gelebilecek ilk tekliflerdir.
            Askerlik hizmeti ile ilgili düzenlemeler Askerlik hizmetinin tanımı ve Silahlı Kuvvetlerin vazifesi dikkate alınmadan yapıldığı için sağlıklı sonuç alınamıyor.
            Üzülerek belirtmeliyim ki, partilerin bu tutumu yüzünden askerlik ile ilgili sorunlar artıyor ve gençlik bunalıma sürükleniyor.
            Yapılacak düzenlemelerin bir bütün ve kalıcı olması zorunluluktur. Bu bağlamda başta BEDELLİ konusu olmak üzere yapılacak düzenlemeler tanımlar ışığında olmalıdır.
            Başta vekillere olmak üzere tüm yetkililere kolaylık olması bakımından ilgili tanımları ve daha önce (2011 seçimleri öncesi ve sonrası) yazdığım iki yazıyı sizlerle paylaşıyorum.
            Umarım ki, Ahmet hocanın başkanlığındaki bakanlar kurulu kalıcı düzenlemeyi Askeri Şuraya taşır ve gerçekleştirir ve GBT korkusu ile hayatları zindana dönüşmüş gençlerin sorunu çözüme kavuşur.

            DİKKATE ALINMASI GEREKEN TANIMLAR
Vatan hizmeti: Anayasa MADDE 72- Vatan hizmeti, her Türkün hakkı ve ödevidir. Bu hizmetin Silahlı Kuvvetlerde veya kamu kesiminde ne şekilde yerine getirileceği veya getirilmiş sayılacağı kanunla düzenlenir.

13.07.2013 tarihinde kabul edilen 6494 sayılı kanun 31 Temmuz 2013 tarih ve 28724 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu kanuna göre Askerlik hizmetinin tanımı yapılmış ve Silahlı Kuvvetlerin Vazifesi belirtilmiştir.
MADDE 17 – 4/1/1961 tarihli ve 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Askerlik: Harp sanatını öğrenmek ve yapmak mükellefiyetidir.”
MADDE 18 – 211 sayılı Kanunun 35 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 35 – Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; yurt dışından gelecek tehdit ve tehlikelere karşı Türk vatanını savunmak, caydırıcılık sağlayacak şekilde askerî gücün muhafazasını ve güçlendirilmesini sağlamak, Türkiye Büyük Millet Meclisi kararıyla yurt dışında verilen görevleri yapmak ve uluslararası barışın sağlanmasına yardımcı olmaktır.”

Başbakana Çağrı

Sayın Başbakan
12 Haziran seçimlerine az bir zaman kaldı. Halkı düşman gören zihniyet meşru olmayan yollarla iktidarın el değiştirmesi için maşalarını ve piyonlarını faaliyete geçirmiş durumda. Zaten hiç boş durmadılar, durmuyorlar.
Her şeye rağmen size bir çağrıda bulunmak istiyorum.
Bu çağrım size ulaşır mı?
Bilemem.
Umarım ki, basın danışmanlarınız size ulaştırır. Ve gereğini yaparsınız.


Sayın Başbakan. Biliyorsunuz ki, ülkemizi karıştırmak ve aramıza nifak sokmak isteyen eller boş durmuyor. Her şeyi devreye sokuyorlar, istismar edebilecek olayları tezgâhlıyorlar.  Bedri Baykam’a saldırı ve YSK kararları ortada.
Size sesleniyorum
Kanun Hükmünde Kararname çıkarma yetkisini aldınız.
İstismar konusu yapılabilecek bütün konularda hızlı bir şekilde kanun hükmünde kararnameler çıkarınız ve istismarları engelleyiniz.
Seçim meydanlarında istismar edilecek konular bellidir. Askerlik süresinin kısaltılması, bedelli askerlik, Genel Kurmayın Milli savunma bakanlığına bağlanması, bunların başında yer almaktadır. Seçim Kanunu, Siyasi Partiler kanunu, kamu yardımlarının yapılandırılması, askerlik süresinin kısaltılması, başörtüsü sorununun her alanda sorun olmaktan çıkarılması, bedelli askerlik, Genel Kurmayın Milli savunma bakanlığına bağlanması,  gibi konular kanun hükmünde kararnamelerle bir günde çözülebilecek sorunlardır.
Sayın Başbakan altı ayın sonunu beklemeyin.
Dilimizde güzel bir deyim var.
“Önemli olan bayrağı zamanında ve yerinde dikmektir”
Evet…
Sayın başbakan önemli olan kararnameleri zamanında çıkarmak ve beceriksizlerin, art niyetlilerin ve darbecilerin istismarlarını önlemektir.
Sizin de malumunuzdur ki, kangrenleşmiş sorunları kısa ve pratik kararnamelerle çözmek mümkündür.
Yetki çerçevesinde bakanlıkların teşkilat şemalarını ve işlevlerini gelişmelere uygun bir hale getirmek ve vatandaşı rahatlatmak insani vazifenizdir.
Kültürümüz insanı önceleyen tarzdadır.
Tekraren ifade ediyorum.
Seçim meydanlarında istismar malzemesi yapılacak konularla ilgili kararnameleri hemen çıkarınız ve istismarları engelleyiniz.
Aksi takdirde derin çeteler boş durmayacak.
Her mekânda karşınıza bedelli askerlik, kısa süreli askerlik, aile yardımları gibi dillerine pelesenk ettikleri konuları gündeme getirecek ve ortamı gereceklerdir.
İnsanımızın ihtiyacı olan konuları istismar ettirmeyin, çetecilere, balyozcu ve Ergenekoncuları kucaklayanlara fırsat vermeyiniz.
Biliniz ki, bunların bir tek görevi vardır.
İstismar etmek. Zira onlar halkı düşman gören bir geleneğin devamıdır.
Selam ve Sabırla…20.04.2011


Hemen Şimdi Yapılması Gerekenler
                                   
Kriz lobisinin ile faiz lobisi el ele tutuşup ülkemizi kargaşaya sürüklemek için gayret sarf ettiği bu dönemde iktidar tarafından hızlı bir şekilde yapılması gereken icraatlar bulunmaktadır.
İktidarın meclisten aldığı yetki ile hiç vakit geçirmeden yapması icap eden işlerin başında ahlaki, ekonomik ve siyasi terörü asgariye çekecek düzenlemelerdir.
Bu düzenlemeleri kısaca şu şekilde sıralayabiliriz.
Öncelikle iç güvenlikten sorumlu birliklerin tek çatı altında toplanması gerekir. Emniyet iç güvenlikten sorumlu olmalı ve teröristlere karşı donanımı yüksek bir şekilde mobilize edilmelidir.
İç güvenlikten emniyet sorumlu hale getirilirse ordu ile ilgili düzenlemeler rahatlıkla yapılabilir. Ordu dış güvenliğimizi sağlayacak kapasitede, sayıda ve donanımda olmalıdır. Dış operasyonlar için hazırlıklı hale getirilmelidir.
Buna dayalı olarak asker sayısı azaltılarak profesyonel askerlik çalışmaları hızlandırılmalı, entegre sınır güvenliği yönetimi ve birlikleri devreye sokulmalı ve bunun finansmanı için “bedelli askerlik” hemen devreye sokulmalıdır.
            Hükümetin acil olarak harekete geçmesi gereken bir diğer konu ahlaki terörü ve şiddeti engelleyici hukuki düzenlemeleri yürürlüğe koymaktır. Bu konuda dikkat edilmesi gereken husus ahlaki terörün ve şiddetin engellenmesidir. Şiddet ve terör kocadan olabildiği gibi, babadan, anadan, kardeşten, kadından da olabilir.
            Düzenleme, şiddet ve ahlaki terör kimden gelirse gelsin önleyebilecek tarzda olmalıdır.
            Acil yapılması gereken bir diğer iş Anayasa taslağının kamu görüşüne sunulmasıdır. Bilinmelidir ki, metinler tartışılır ve geliştirilir. Göründüğü kadarıyla muhalefet partilerinden katkı gelmez. Sorumluluk iktidar partisine aittir.
            En önemli konulardan birisi de derin çetenin basın ayağına ve finansörlerine el atılmasıdır. Siyasi terör bu şekilde daha rahat engellenebilir. Faiz lobisinin bu işin içinde olduğu öngörülebilir bir durumdur. Derin çete ülkemizi mali krize sokmaya çalışmakta ve kendi elemanlarını kurtarmaya gayret sarf etmektedir.
            Bu oyun mutlak anlamda bozulmalıdır.
            Hemen yapılması gerekenlerden Anayasa düzenlemesi hariç diğer konular KHK ile halledilebilir. Meclis hükümete KHK çıkarma yetkisi verdiğine göre hiç vakit kaybedilmemelidir.
            Mobil birlikler, bedelli, asker sayısının azaltılması, şiddetin ve ahlaki terörün engellenmesi konuları hemen çözüme kavuşturulması gerekir. KHK’larla hemen düzenlemeler yapılmalıdır.
            Geç kalmak ülke insanına zaman kaybettirmektir.
            İktidarın buna hakkı yoktur.
            Zira millet sorunları çözmek için iktidar partisine yüzde elli destek vermiştir.
            Selam ve Sabırla… 23.07.11

22 Kasım 2014 Cumartesi

BEDELLİ GÜNDEMDEN DÜŞMEZ



BEDELLİ GÜNDEMDEN DÜŞMEZ

Veysi ERKEN

            Doksanlı yıllardan beri askerlik ile ilgili yüzlerce yazı yazdım. Ordumuzun dünyada bir numara, ürettiği teknoloji ile donanımlı ve dış tehditleri bertaraf edebilecek yapıda olmasını hep hayal ettim.
            Bunun için mobil gücü yüksek, tam donanımlı yapının kurulmasını arzu ettim.
            Bu görüşlerimi defalarca yazdım. Konuştum.
            Bu bağlamda hemen hemen herkesin ittifak ettiği profesyonel askerliktir.
            Yıllardır konuşulduğu halde profesyonel askerliğe geçiş sağlanamadığından yığılmalar oluştu. Gençler bunalımlara sürüklendi.
            Askerlikle ilgili yeni bir teklif yapılmış.
            Hacettepe Üniversitesinin rektörü Sayın Murat Tuncer’in teklifi tartışılabilir ve uygulanabilir görünmektedir.
            Teklif oluşabilecek sorunların çözümüne katkı sağlayabilecek nitelikte olduğu halde birikmiş ve kangrenleşmiş sorunları ortadan kaldırmayacak.
            İşte o teklif: “Bedelli askerliğin tartışıldığı bugünlerde Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Tuncer'den sürpriz bir öneri geldi. Tuncer, öğrencilerin üniversitedeyken askerlik yapabilmesini öngören projeyi Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’a anlattı.
BAKAN YILMAZ OLUMLU YAKLAŞTI
Yılmaz'ın öneriye olumlu yaklaşıp "tartışılabilir" bulmasının ardından Tuncer, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'den randevu istedi. Tuncer'in öğrencilerin üniversitede okurken askerlik görevini yapabilmelerini sağlayacak projesinin ayrıntıları şöyle:
3 YAZ 2’ŞER AY
Projenin amacı üniversitelerdeki erkek öğrencilerin askerliklerini, öğrenimleri sırasında yapmalarına fırsat vererek mezuniyetten sonra iş hayatına atılmaları. Askerlik eğitimi, esas olarak yaz dönemlerinde ve 2'şer aylık sürelerle yapılacak. Askerlik süresi 6 ay (3 yaz) olarak planlanıyor. http://www.timeturk.com/tr/2014/11/22/universite-rektorunden-ogrenciler-icin-flas-askerlik-onerisi.html#.VHCO_mdueM9
Sayın Tuncer’in teklifine katılıyorum ve birikmiş sorunların BEDELLİ ile çözülmesini bekliyorum.
BEDELLİ ile birikmiş sorun ortadan kaldırılırsa hem profesyonel askerliğe geçiş kolaylaşacak hem de Öğrencilik statüsü ile askerlik hizmetinin ifası mümkün olacak.
Kısaca Gençler çok yoruldu.
Yıprandı.
Metal yorgunluğu gibi bedenleri yorgun düştü.
En kısa zamanda (ki 27 Kasım telaffuz Ediliyor) BEDELLİ ile birlikte öğrenci iken askerlik yapmanın yolu açılmalıdır ki, ülkenin huzuru artsın. Gençler mutlu bir şekilde ülkenin refah ve kalkınmasına katkı sağlasın.
Bunun yolunu açmak TBMM’de grubu bulunan bütün partilerin görevidir. Bu görevi ifa etmeyen vebal altındadır.
Buradan bütün vekillere ve partilere çağrıda bulunuyorum.
Ortak bir önerge hazırlayın ve gençleri ızdıraptan kurtarın.
Selam ve Sabırla.