25 Haziran 2011 Cumartesi

Yine Anayasa Yeni Anayasa

Yine Anayasa Yeni Anayasa

Veysi ERKEN

Ülkedeki huzurun ve kalkınmanın önündeki temel engel mevcut anayasadır. Bunu dile getirmeyen kimse kalmadı.

!2 Haziran 2011 seçimleri neticesinde mecliste yer bulan bütün siyasiler yeni bir Anayasa taahhüdünde bulundular.

Ama hiçbir parti Anayasa metni ortaya koymadı.

12 Haziran seçimleri bitti.

Yeni Anayasa kaçınılmaz.

Başbakan “Önümüzdeki yeni sürecin polemiklerle, hakaret ve iftirayla, şiddetle değil, uzlaşmayla yapıcı eleştirilerle tamamen demokratik olgunlukla ilerlemesi en büyük temennimiz. 12 Haziran seçimleriyle başlayan yeni süreç, inanıyorum ki hukukun üstünlüğünün çok daha fazla güç kazanacağı bir süreç olacaktır. Bu süreç aynı şekilde demokrasinin standartlarının daha ileri seviyelere ulaşacağı bir süreç olacaktır. Bugünlerde yaşanan tartışmalar bir kez daha göstermiştir ki, Türkiye yeni bir anayasaya, yasaların da çok ciddi bir reforma her zamankinden daha fazla ihtiyacı var. Dün bizim tek başımıza yürüttüğümüz reformlara karşı çıkanların, işin ucu kendilerine dokununca hukuk ve demokrasiyi hatırlamaları manidardır. Milli irade üzerinde hiçbir engeli, hiçbir vesayeti, hiçbir gölgeyi asla kabul etmiyoruz. Türkiye bir hukuk devletidir, anayasaya özellikle yapılması gereken değişiklikler noktasında 26 maddelik çalışmamızı biliyorsunuz ve bu çalışmamızda nasıl yalnız kaldığımız milletimizin bilgisi dâhilindedir. Yasalara yönelik eleştirilerimiz var, eleştirilerimizin olması, bunlara uymayacağımız, bunları yok sayacağımız, bunları çiğneyeceğimiz anlamına gelmiyor ve gelemez. Bu eleştirilerimizi konuşuruz, paylaşırız, istişaremizi yaparız ve hep beraber gereken değişiklikleri de gerçekleştiririz. 12 Haziran seçimlerine girerken bizim en büyük projemiz yeni bir anayasa oldu. Bu anayasanın geniş tabanlı bir uzlaşmayla yapılacağı konusunda açık taahhüdümüz var.

Tüm muhalefet partileri, sivil toplum kuruluşları ve medyaya sesleniyorum. Gelin bütün bu ön yargıları bir kenara bırakalım, ön şartları bir kenara bırakalım, geçmişteki olumsuzlukları bir kenara bırakalım, özgürce konuşalım, tartışalım, tekliflerimizi ortaya koyalım. Birbirimizin önünü kesmek değil, birbirimizi tamamlamak için çalışarak mümkün olan uzlaşmanın ürünü bir yeni anayasa metni hazırlayalım.

Çalışmayı en geniş anlamda yapalım. Herkesle konuşalım. Halkımın her bir ferdinin 'bu benim anayasamdır' diyeceği bir anayasayı geniş bir konsensüsle yapalım. En temel sorunlarımızdan biri olan anayasamızı tamamen kendi irademizle yapabileceğimiz dosta, düşmana gösterelim. İçine düştüğümüz tartışmalardan nasıl çıkılacağını da göstermiş olacağız. Aksi takdirde yıllarımız sorunlar, sıkıntılar içinde formül bulma arayışlarıyla geçip gidecek. Kaportası yamulmuş, motoru sürekli tekleyen bu arabayı bırakalım ve sıfır kilometre yepyeni bir araçla yolumuza devam edelim. http://www.yenisafak.com.tr/ Politika/? t=25.06.2011&i=326507” diyor.

Bu ifadelere katılmamak mümkün mü?

Bence değil.

Ama bilinmelidir ki, dün yeni Anayasa gerekliliğinden bahsedenler bugün bahaneler aramaktalar.

Buradan Sayın Başbakana sesleniyorum.

Lütfen vakit geçirmeyin.

Varsa hazırlattığınız metni tartışmaya açınız ve milletin mutabakatını arayınız.

Böyle bir yöntemi izlerseniz eminim ki, CHP; MHP ve BDP’li vekiller buna bigâne kalamaz. Halk onları zorlayacak.

Konuşma zamanı geçti.

Şimdi icraat zamanı.

Ekim ayını beklemeden Anayasa meselesini çözelim.

Yeni bir Anaya ile geleceğimizi kurgulamaya çalışalım. Sizin ifadenizle “Kaportası yamulmuş, motoru sürekli tekleyen bu arabayı bırakalım ve sıfır kilometre yepyeni bir araçla yolumuza devam edelim.”

Selam ve Sabırla…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?