8 Mayıs 2012 Salı

CHP Geçmişteki Zulümlerle Yüzleşebilir mi?

CHP Geçmişteki Zulümlerle Yüzleşebilir mi?

Veysi ERKEN

Son iki yılda hayırlı gelişmeler oldu. Özellikle despotizmin ve oligarşinin zulümleri, yıkımları, tahribatları ve baskıları bir bir ortaya serilmeye başlandı.

Dersim tartışmaları, cami yıkım ve satımları derken sıra törenlere kadar geldi. Artık medya şeytanları eskisi kadar kalem oynatamıyorlar.

CHP’liler eskisi kadar pervasız bir şekilde zulmü alkışlayamıyorlar. Bazen de cılız bir şekilde sanki geçmişleriyle yüzleşmeye çalışıyorlar.

Bize göre CHP’liler insanımızı seviyor ve değerlerimizi yaşamak ve yaşatmak istiyorlarsa mutlaka geçmişleriyle hesaplaşmalıdır.

Kendi geçmişlerindeki zulümleri yüksünmeden reddetmelidir. İnsan nasıl kirlendiğinde yıkanıp pir u pak olmaya çalışırsa, CHP’liler de değerlerimizle pir u pak olmaya çalışmalılar.

Bunun yolu geçmişten gelen kirlerden arınmaktır.

Yaşı seksenler civarında olanların hepsi CHP’nin uygulamalarının geçmişini ve kirlerini bilir.

Temizlik için bir katkı olsun diye Anadolu’muzun sakinliği ile bilinen Çankırı vilayetimizin Ilgaz ilçesinin Hacıhasan köyüne uğrasın veya bahsi geçen köyün ihtiyarlarıyla konuşsun.

Şirin bir köydür Hacıhasan. Ormanlık bir alanın yamacına dayamış sırtını.

İhtiyarlarımızın o dönemi bir anlatışları var ki, sanki esaret.

Esasında “sanki” tabiri fazla.

Resmen esaret.

Hem de kendi köylerinde.

Ezanın Arapça olarak okunmasının yasaklandığı yıllar. Kur’an’ı Kerimin öğretilmesinin yasaklandığı seneler. Kısaca CHP’li yıllar. Kırklı yıllar.

O yıllarda köylü Ilgaz’a bakan yolu sürekli gözetirmiş. Jandarma veya resmi bir görevlinin geliş gidişleri daimi bir şekilde gözlenirmiş. Jandarma veya resmi bir görevlinin olmadığı zamanlarda ezan Arapça okunmaya aksi durumlarda ise korkudan Türkçe okunurmuş.

Tabii ki, korku sadece ezan konusunda değil. Kur’an öğretimi ile ilgili de üst perdede.

Köyün çocukları Kur’an-ı Kerimi veya ilmihali öğrenmek için toplandıklarında yolu gören yeni samanlık denilen bölgeye bir gözetleyici dikerlermiş. Jandarma veya resmi bir görevli göründü mü hemen haber verilir ve çocukların evlerine hızlıca bir şekilde dağılmaları sağlanırmış.

Tabii ki, bu zulüm ve tahribat sadece Hacıhasan köyü ile sınırlı değil. Anadolu coğrafyasının tamamında zulüm ve tahribat var.

CHP’lilere tavsiyemiz artık mahcubiyet duymadan ve inkâr politikasına sapmadan geçmişinizdeki uygulamalarla yüzleşiniz. Her yerde örtünün serbestliğini savununuz. Despotik vesayeti reddediniz. İç emniyetin tek çatıda toplanmasını dillendiriniz.

Böyle bir yüzleşme sizi topluma yaklaştırır.

Sizlere tavsiyemiz artık değerlerimizle değerleniniz.

Bilmelisiniz ki, hatadan dönmek bir fazilettir.

Bu fazileti göstermezseniz ebediyen iktidar yüzü göremezsiniz.

Bilinen bir gerçek şudur. Vücut kendine zararlı kabul ettiği maddeleri atar. Geçmişteki zulümler yüzünden toplumumuz sizi hep atmıştır.

Simdi temizlenme vakti.

Şimdi milyonlarca insanımızla helalleşme vakti.

Şimdi arınma vakti.

Haydi arınmaya.

Selam ve sabırla…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?