16 Haziran 2015 Salı

Açık Çağrı: Ülkenin Tüm Sevdalılarına



Açık Çağrı: Cumhurbaşkanına, Başbakana ve Ülkenin Tüm Sevdalılarına

Veysi ERKEN

            Bu çağrım sizlere ulaşır mı?
 Basın danışmanlarınız bu yazımı size iletirler mi?
            Bilmiyorum.
            Bu ülkenin tüm sevdalılarına sesleniyorum.
            Bu yazıyı okuyan herkese çağrıda bulunuyorum.
            Bir dakika düşününüz ve sadece seçimlerden sonra yazılanları, piyasaya servis edilen görüşleri ve uzman diye konuşturulanların konuşmalarını tahlil ediniz.
            Daha önce yazdım.
“Seçim bitti.
            Siyonist Haçlı zihniyeti ve Türkiye’deki piyonlarının oyunu bitmedi.
            Bitmeyecek.
            Oyun yeni değil ancak “One Minute” çıkışınız ile daha da belirginleşti.
            “Dünya beşten büyüktür” meydan okuyuşu çıldırmalarına vesile oldu.
            Kin ve nefretleri şahsınızda milletimizedir.
            Seçimden sonra halk bir kere daha bunu anladı.”
            Ama milletin tercihini kumpaslarla, oyunlarla heba etmek isteyenlerin oyunu bitmedi.
            Bir zamanlar Aysun Kayacı “benim oyum ile çobanın oyu eşit değil” mealinde bir söz söylemişti ya, oynanan oyun aynı.
            Kılıçdaroğluna söyletiyorlar. %60’lık blok hükümeti kursun diyor.
            Sahibinin sesi malum medya (Rodos ve Cemadat neşriyatı) bunu büyütüyor. Doğru olduğunu ballandıra ballandıra anlatıyor. Bahçeli bir başka ifade kullanıyor. Hemen manşete çıkarılıyor.
            Sahibinin sesi olan medya hiç boş durmuyor.
            Biliyorlar bu millet CHP zihniyetini ebediyen iktidar yapmama yemini etmiştir. CHP hiçbir zaman %25-27’yi geçemeyeceğini biliyor.
            Buna rağmen oyunlar bitmiyor.
            Utanmasalar %1 bile alamayan partinin oyunu %41’lik oydan büyük ve değerli gösterecekler ve milletimize yutturacaklar.
            Bütün bu oyunları anlamak için hiç olmazsa 1996 seçimlerinden sonra malum(Rodos ve Cemadat medyası) neşriyat analiz edilmelidir. 1996-2015 yılları arasında aynı kalemşorların müptezellikleri ibretliktir.
            Dün Ecevit’i parlatıp ülkemizi felakete sürükleyenler, Devlet Bahçeliye “Refah ve Doğruyol biraz dinlensin” dedirten müptezel kalemşorlar aynıdır.
            “Satılmış Gazeteciler” kitabında belirtilen tiplerdir. Türkiye’de gazeteci, yazar, akademisyen veya başka sıfatlarla bilinen “satılmış müptezel” çoktur. Rodos ve Cemadat neşriyatını okursak bunları anlarız.
            Sonuç olarak çağrım şudur.
            Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Başbakan ve Bu ülkenin Tüm Sevdalıları bu oyunu bozunuz.
            İkinci Selahaddini durdurduk diyen Siyonist çevrenin oyunlarını boşa çıkarınız.
            İnanıyorum ki, CHP’de ve diğer partilerde de bu ülkenin sevdalıları vardır. Onlar da oyunun bozulmasına katkı sağlamalılar.
            Ülkemizdeki büyük projeleri durdurmak isteyen, ülkemizin küresel lider olmasını hazmedemeyenlerin oyunu bozulmalıdır. Geçici de olsa Hükümet kurma görevi asla CHP zihniyetine verilmemelidir. Bu zihniyet tarihi boyunca ülkeye zarar vermiştir.
            Çok uzağa gitmeye gerek yok. Sadece 1997-2002 tahribatı unutulmamalı, unutturulmamalı ve iyi okunmalıdır ki zam, zulüm ve işkenceler bir daha yaşanmamalı ve yaşatılmamalı.
            Başbakanlığın önüne yazar kasaların fırlatılmasına ortam hazırlanmamalı.
            Merhum Ali Güngör gibi yeni vekiller benzer konuşmalar yapma zorunda bırakılmamalıdır.
            Kısaca ülkeyi zulüm haneye ve işkence haneye çevirmeye çalışanlara asla ve asla fırsat verilmemelidir.
            Millet eskiden olduğu gibi “zam, zulüm, işkence işte CHP” haykırma günlerini yaşamamalı.
            Tüm ülke sevdalılarına çağrımdır.
            Yurt dışındaki senaristlerin oyunlarını bozunuz. Bozulmasına katkı sağlayınız.
            Cumhurbaşkanı ve Başbakana da çağrım bu yöndedir.
            Doğru dürüst bir hükümet kurulamazsa oyunu bozmak için “erken seçim”e gidiniz.
            Bu ülkeyi tartıştırmayınız.
            Emirlerle hareket edenlere ülke terk edilirse hasar çok büyük olur.
            Biliniz ki, etrafımızı kan gölüne çeviren çevreler bütün kollarını ülkemizin üzerine salmış durumdalar.
            “One minute”yi hazmedemiyorlar, Mavi Marmara’dan korkuyorlar, dünya beşten büyüktür söylemi ile çıldırıyorlar.
            Bunun için bütün kollarını devreye sokmuş vaziyetteler. Rodos çetesi yetmedi her türlü iftirayı, yalanı, zimmeti, hırsızlığı ve tezviratı mubah gören “Derviş kılıklı avcılar” piyasaya sürüldü. Hem de en şedit tarzda.
            İşte bu oyun bozulmalıdır.
            Ülkenin küresel lider olmasını hızlandıracak hükümet kurulmalıdır.
            Kurulamıyorsa “erken seçim olmalıdır”
            Şundan emin olunuz.
            Küresel liderliği durdurmak isteyenlere oy verenler pişmanlık duyuyor. Çözüme karşıyız diyenlere oy verenler pişman.
            Tedbir buna göre alınmalı ve ülke huzura kavuşturulmalıdır ki, etrafımızı kan gölüne çevirenlerin tuzakları başlarına çalınsın.
            Selam ve Sabırla...

           

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?