DEMONkrasi Felç Eder

DEMONkrasi Felç Eder

Veysi ERKEN Dr.

DEMON kelimesi yunanca olup ŞEYTAN anlamındadır.

Demonkrasi, şeytan idaresi demektir. "Demon" şeytan demek...

Bugün dünyada DEMONkrasi/ Şeytani yönetim hâkimdir.

Batılılar/Batıllar/ Siyonist haçlı zihniyeti işgal ettikleri, soykırıma uğrattıkları, katliam uyguladıkları, sömürdükleri yerlere DEMONkrasiyi yerleştirmeye, onlara anayasalar(!) yapmaya çalışırlar.

Hatta barış(!) için ön şart olarak sunarlar.

Lübnan, Irak, Bosna, Kosova anayasa(!)larını inceleyin ne kadar DEMONkrastik olduğu daha iyi anlaşılır.

Siyonist haçlı zihniyeti, uşakları ve işbirlikçileri daim olarak toplumları bölmeye, kargaşa ortamını hazırlamaya, insanları çatıştırmaya ve yok etmeye çalışmaktadır.

GAZZE, Suriye, Libya, Irak, İran ve daha nice sömürülen yerlerdeki soykırımlar bunun göstergeleridir.

Allah felahları, kurtuluşları için kullarına “DEMON”dan/ŞEYTAN’dan uzak durmalarını, adımlarını takip etmemelerini, yönetim düzenlerini şeytanın/demon’un telkinlerine göre oluşturmamalarını ister.

Çünkü Demon/şeytan insanı saptırır, DEMONkrasi toplumları felç eder.

Ayette “Ey iman edenler! Hep birlikte ve bütün varlığınızla İslâm’ın barış ve huzur iklimine girin. Şeytanın adımları ardınca gitmeyin; çünkü o, size apaçık bir düşmandır. Bakara-208” buyrularak kurtuluşun yolu gösterilir.

Helal bir düzenin kurulmasını anlatır. “Ey insanlar! Yeryüzündeki helâl ve temiz nimetlerden yiyin. Şeytanın adımları ardınca gitmeyin. Çünkü o, sizin için apaçık bir düşmandır. Bakara-168”

DEMON/ŞEYTAN telkinleriyle insanlar arasına fakirlik, yoksulluk düşüncesini yayar ve toplumları ahlaksızlığa, fuhşiyata sürükler. “Şeytan sizi fakirlikle korkutur; sizi her türlü hayâsızlığı ve ahlâksızlığı yapmaya teşvik eder. Allah ise size bağışlamayı ve bol nimet vermeyi va‘deder. Allah, lutfu pek geniş olan, her şeyi hakkıyla bilendir. Bakara-268”

Demon insanları düşmandan kaçmaya hatta onların emrine girerek uşak olmaya çağırır.”Sizi korkup düşmandan kaçmaya çağıran ancak şeytandır ki, içinize kendi dostlarının korkusunu yerleştirmek istiyor. Şu halde, gerçekten mü’min iseniz onlardan korkmayın, yalnız benden korkun! Âl-i İmrân-175”

DEMONkrasiyi/ şeytani düzeni oluşturanlar inanmadıkları, münafık ve müfsit oldukları için hayatlarındaki bütün uygulamaları GÖSTERİŞ ve fücur içindir. “Allah’a ve âhiret gününe inanmadıkları halde mallarını insanlara gösteriş için harcayanları da Allah sevmez. Bir kimsenin arkadaşı şeytan olursa, o ne fenâ bir arkadaştır! Nisâ-38

Onlar/şeytanlaşmışlar, toplumdaki güven ortamını ortadan kaldırmak için her türlü mel’aneti yapar ve bölücülüğü arttırıcı haberleri yayarlar. “Onlara, Müslüman toplumun güvenliğini ilgilendiren veya mü’minler arasında korku ve paniğe yol açabilecek bir haber geldiğinde, olayın sebep olabileceği zararları düşünmeden, onu hemen yayıverirler. Hâlbuki onlar bu haberi Rasûlulullah’a ve aralarındaki yetki sahibi kimselere götürselerdi, işin iç yüzünü araştırıp ortaya çıkarabilecek olanlar, elbette onun mâhiyetini anlayıp, ne yapılması gerektiğini bilirlerdi. Eğer Allah’ın üzerinizde lutfu ve rahmeti olmasaydı, pek azınız hâriç, hepiniz şeytana uyup giderdiniz.-Maide-83”

Demonkrasicilerin işi gücü toplumun içine düşmanlığı yaymak, insanları namazdan ve Allah’ı zikretmekten alıkoymak, düşmanlığı arttırmak için kumar, içki, zina, faiz gibi unsurları pekiştirmektir. “Hiç şüphesiz şeytan içki ve kumar yoluyla sizin aranıza ancak düşmanlık ve kin bırakmak, sizi Allah’ı zikretmekten ve namaz kılmaktan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz, değil mi? Maide-91”

Hâsılı kelam mümin olanlar DEMONLARLA, ŞEYTANLARLA, ŞEYTANLAŞMIŞLARLA ALLAH yolunda, Allah’ın rızasını kazanmak için savaşırlar. “İman edenler Allah yolunda savaşırlar. Kâfirler ise şeytânî güçlerin yolunda savaşırlar. Öyleyse, ey mü’minler, haydi şeytanın taraftarlarıyla savaşın. Bilin ki, şeytanın hîlesi cidden zayıftır. Nisâ-76”

Zihnen, bedenen, fert ve toplum olarak kurtulmak isteyenler DEMONDAN/ŞEYTANDAN ve DEMONkrasiden uzak durmakla mükelleftir. Kurtuluşun yolu “sırat-ı müstakimdir, Allah yoludur.

Selam ve Sabırla… 24.06.2025