21 Temmuz 2016 Perşembe

Darbecilere Karşı Ahlaki Duruş



Darbecilere Karşı Ahlaki Duruş ve Devlet Bahçelinin Tutumu

Veysi Erken

            Yaşım gereği 1960 yılında gerçekleştirilen darbeyi hatırlamıyorum. 1971 yılındaki darbe döneminde ortaokul öğrencisi olarak her türlü zorbalığa lanet ettim. Sınıf arkadaşlarım hayattadır.
            Kendimi bildim bileli “Hududullah” çerçevesinde “her türlü özgürlüğü” savundum.
            “Cesur Yürek”lerle hareket ettim. Eylül darbesinde hepimiz mağdur edildik. Fidanlar biçildi. 28 Şubat ve 27 Nisan kalkışmalarında “namlusunu millete çeviren tank”a selam durmadık.
            Yiğit bir duruş sergiledik  “Muhsin”lerle.
            Merhum Mehmet Akif’in ifadesiyle
“Tükürün milleti alçakça vuran darbelere!
Tükürün onlara alkış dağıtan kahbelere!

Tükürün Ehl-i Salîb'in o hayâsız yüzüne!
Tükürün onların asla güvenilmez sözüne!

Medeniyet denilen maskara mahlûku görün:
Tükürün maskeli vicdanına asrın, tükürün!

Hele İ'lanı zamanında şu mel'ul harbin,
"Bize Efkar-ı umumumiyesi lazım Garb'ın";

Oda ALLAHI bırakmakla olur herzesini,
Halka iman gibi telkin ile, dinin sesini

Susturan aptalın idrakine bol bol tükürün
Yine hicran ile çılgınlıgın üstünde bu gün”
diye haykırdık.
            15 Temmuz 2016 darbe girişimi öncekilerden daha büyük vahşet, kan ve bombalarla dolu. Bu kadar vahşeti millet beklemiyordu.
            Yıllardır yazıyorum. Bu mahlûklar atalarının izindedir diye yazdım. Bunlar haşhaşidir, tapınakçıdır. Bunlarda insaf, iz’an yoktur diye haykırdım. Son yirmi yıllık yazılarım ortadadır.
            Şükürler olsun merhamet galip geldi. Haşhaşilere karşı onurlu direniş sergilendi. Millet ağababalarının emriyle namlusunu kendisine çevirenleri püskürtü. Sabahlara kadar meydanlardaydık. Direnişteydik.
            Özgürlüğü haykıran herkesle beraberdik.        
Bu direnişi sergileyen her fert bir yiğittir. Ecrini cenabı Allah’ın vereceğine inanıyorum.
            Bizler şuna iman ettik. “Cenabı Allah’ın birliği ve Hazreti Peygamberin risaleti” dışında tartışılmaz yoktur. Farklılıklar zenginliktir.
            Herkes kendini serbestçe ifade edebilmelidir. İfadeler serbest ve açık olmalıdır. “Açıklık en doğru yoldur” dedik. Kapalılığı, saman altındaki suları ihanet bildik.
            Haşhaşilerin hiçbir açık yönleri yoktur. Yalan, dolan, iftira, karalama, sinsilik ve kölelik meşrepleridir.
            İşte bunlara karşı duruş sergileyenlerden birisi “Devlet Bahçeli”dir. Yetmişli yıllardan beri tanırım. Bugün sergilediği tutum ile tarihe damga vurmuştur. Açıklamasıyla “Ya Allah, Bismillah, Allahu Ekber” nidalarının kısa zamanda darbeci haşhaşilere karşı meydanlarda yankılanmasına katkı sağlamıştır.
            Bu katkısını grup konuşmasında perçinleştirmiştir. Okumanızı tavsiye ederim. Konuşmasını aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz.

            Darbecilere karşı ahlaki duruş ve direniş sergileyen bütün “cesur yürek”lere selam olsun. Atsızca selam:
“İçim yine sevinçlerle dolup yanıyor,
Ruhum sanki deniz olmuş dalgalanıyor,
Uzak uzak ülkelerden döndüm seferden,
Yaralarım ağır, fakat mestim zaferden.
Zafer ümit kaynağının bir çeşmesidir.
Zafer birçok gönüllerin birleşmesidir.
Gönülleri birleşenler ölse de bir gün
Gök kubbede kalacaktır seslerinden ün.
Gönülleri birleşenler! Selam sizlere!
Uzaklarda dertleşenler! Selam sizlere!”
            Selam ve Sabırla…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?