12 Ağustos 2020 Çarşamba

Dönüşenler, dönüştürülenler ve Savrulanlar

 

Dönüşenler, dönüştürülenler ve Savrulanlar

            Veysi ERKEN

 

             Değişimden bahsedilir. 

             Değişim bir hâlden başka bir hâle geçmeyi/ geçirilmeyi anlatır.

            Değişim tekâmül veya tereddi yönünde olabilir.

            İster serbest ister zorlayıcı olsun fark etmez.

             Ülkemizde bir dönem zorlayıcı bir değişim olmuştur. Daha doğru bir ifadeyle dönüştürme olmuştur.

            Maalesef bunun neticesinde zihinler ve zihniyet değişmiştir.

            Artık insanlar İslami ilke ve kurallara göre düşünemez hâle dönüşmüştür.

             İslam'ın insanı dönüştürme ilke, kural ve yöntemleri zihinlerden kazınınca tereddi biçiminde serbest dönüşümler ve savrulmalar başlamış oldu.

            Tabii ki, iletişim vasıtaları, arkalarındaki güçler ve yerli görünümlü uşaklar, piyonlar ve ajanlar da daha etkili hale gelmiş oluyor.

            Tereddi yönündeki dönüşümü anlama babında "amaç"a bakmak gerekir.

             Dün Fatih Sultan Mehmet gibi gönülleri fethetmeye çalışan nesiller bugün batı/batıl zihniyete sahip hale donumuştur.

            Hem de gönüllü ve serbest dönüşüm.

             Artık ben o ben değilim diyerek batıl zihniyetin dostları olmuşlardır.

             Dün Fatih'in ülkü ve emeline sahip idiler, bugün dolaylı olarak Ayasofya'nın açılmasını hazmedemeyenlerin safına savruldular.

   Dün nizamı âlem diyorlardı.

  Bugün batılın değerleriyle ülkeye nizam vermeye çalışanların dostu, ortağı,şeriki ve aşığı oldular.

   Bari bu farkı merhum Fatih Sultan Mehmet'in gazeliyle ortaya koyalım.

   Belki savruk hâle dönüşmüş eskiler titreyip kendilerine dönerler.

 

   SULTAN MEHMET (FATİH) HAN’IN GAZELİ   

                                                     

İmtisal-i cahidu- fillah oluptur niyetim;

Dini islâm’ın mücerret gayretidür gayretim

 

Fazl-ı hakk-ı himmet-i cünd-i ricalüllah ile;  

Ehli küfrü serteser kahreylemektir niyyetüm.

 

Enbiyavü evliyaya istinadım var benum;  

Lütf-i haktandur heman ümidi fethu nusretüm; 

 

Nefsü mal ile nola kılsam cihanda ictihad. 

Hamdü lillah var gazaya sad hezeran rağbetüm;

 

Ya Muhammed mucizatı Ahmedi muhtar ile;

Umarım galip ola a’day’ı dine devletüm;

 

SULTAN MEHMET(FATİH)HAN’IN GAZELİ  

             (Bugünkü Türkçe ile)

 

Niyetim Allah yolunda cihat etmektir.  

Bütün gayretim dini islam’ın muzaffariyeti içindir. 

 

Allah’ın inayeti,maneviyat erlerinin himmeti ile,

Ehli küfrü baştan başa kahreylemektir niyetim;

 

Ben peygamberlere evliyaya dayanırım.

Fetih ve yardım ümidim Allahın lütfündandır.

 

Nefs ve mal ile cihat ne güzel olur;

Elhamdülillah benim gazaya çok rağbetüm var.

 

Ey Muhammed senin mucizelerinle,  

Umarım devletim din düşmanlarına galip olacaktır."

 

            Merak ediyorum. Savrulan, dönüşen, dönüştürülenler asli durumlarına rücu ederler mi?

            Zannetmiyorum ama ümidimi kaybetmiyorum.

            Çünkü, Rabbulalemin "vela taknatu" buyuruyor.

             Selam ve sabırla...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?