Yaşanmayan İlim, Geçmeyen Para Gibidir
Veysi ERKEN Dr.
Merhum İmam Şafii “İlim, öğrenilen değil, yaşanan şeydir. Yaşanmayan ilim, geçmeyen para gibidir” der.
Evet, yaşanmayan ilim insana ve topluma zarar da verebilir. Sahte para nasıl zarar veriyorsa yaşanmayan ilim de zarar verebilir.
Bilindiği üzere iblis/ şeytan da Allah’ın birliğini, gücünü, kudretini ve kendisini yarattığını biliyordu ve bildiğinin aksini icra ediyor ve insanı kandırıyor, kandırdıktan sonra da “Tıpkı şeytanın durumu gibi: Hani o insana “İnkâr et” der; o inkâr edince de, “Bilesin ki benim seninle ilgim yok, ben âlemlerin rabbi olan Allah’tan korkarım” der. Haşr-16.”
İlim edinip aklını kullanamayanlara hangi delili getirirsen getir kamet ve istikameti İslam kıblesine çevirmezler. “Kendilerine kitap verilenlere her türlü delil ve mûcizeyi getirsen, yine de senin kıblene dönmezler. Sen de hiçbir zaman onların kıblesine dönecek değilsin! Zâten onlar birbirlerinin kıblesine de dönmezler. Şâyet sana gelen ilimden sonra onların arzularına uyarsan, o vakit sen mutlaka zâlimlerden olursun! Bakara-145”
İlmimizin para etmesi için yapacağımız, uygulayacağımız şeyleri söylememiz gerekir. “Ey iman edenler! Niçin yapmayacağınız şeyleri söylüyorsunuz? Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz Allah katında çok çirkin bir davranıştır. Saff 2-3” ayetiyle ortaya konmaktadır.
İlimde derinlik bizi tasdiki imana götürür. Şeytanın ve insan görünümlü şeytanların tuzaklarından korur. “Sana kitabı indiren O’dur. O kitabın bir kısmı muhkem âyetlerden meydana gelir ki bunlar, kitabın esası ve özüdür. Bir kısmı da müteşâbih âyetlerdir. Kalplerinde eğrilik bulunanlar, sırf fitne çıkarmak ve kendi arzularına göre onun yorumunu yapmak düşüncesiyle müteşâbih âyetlerin peşine düşerler. Hâlbuki bunların kesin anlamlarını Allah’tan başka kimse bilemez. İlimde derinleşmiş olanlar ise: “Biz bunlara inandık, hepsi de Rabbimizin katındandır” derler. Ancak gerçek akıl ve idrak sahipleri hakkıyla düşünüp öğüt alır. Âl-i İmrân-7
Hâsılı kelam.
İlim amel’e/ yaşayışa dönüşür, yaşanırsa insanı saadete, huzura kavuşturur, mükâfatı elde eder. Ayette “Fakat onlardan ilimde derinleşmiş olanlar ile, sana indirilene ve senden önce indirilen kitaplara iman eden mü’minlere; özellikle namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren, Allah’a ve âhiret gününe iman edenlere pek büyük bir mükâfat vereceğiz. Nisâ-162
İnşallah ilmimiz para eder ve insanlara fayda sağlar.
Selam ve Sabırla… 09.09.2025
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?