19 Eylül 2016 Pazartesi

Yönetimi Yanıltmaya Çalışanlar (Kıriptolar)



Yönetimi Yanıltmaya Çalışanlar (Kıriptolar)

Veysi ERKEN

“Devlet Aklı ve Yönetimi Yanıltmaya Çalışanlar” başlıklı yazımla ilgili yüzlerce yorum yapıldı.
Özellikle Ahmet isimli bir okuyucunun cevabı beni şaşırtmadı değil. Arkadaş yönetimi yanıltma faaliyetinin olduğunu kabul etmediği gibi mağduriyet edebiyatına devam ediyor.
Değerli dostlar bilesiniz ki, insan görünümlü şeytanlar faaliyetlerinden ve emellerinden vazgeçecek değillerdir.
            Bu durumu yazımda: Siyonist haçlı tapınakçıları emellerinden vazgeçecekler mi?
            Elbette ki, hayır.
            Uşaklarını muhtelif adlarla ve örgütlerle devreye sokacaklardır.
            Bundan asla şüphe edilmemelidir.
            Uyanık, diri ve güçlü olunmalıdır.
            Aksi takdirde piyonlar hemen harekete geçer.
            Geçtiler bile.
            Mesela; 15 Temmuz işgal hareketine karşı yapılanları boşa çıkarmak için mağduriyet kavramı devreye sokuluyor.
            Baksanıza Cumhurbaşkanının bir sözü çarptırılarak piyasaya sürülüyor.
            Kanaatime göre ilk önce Cumhurbaşkanına bir söz söyletiliyor, sonra da o söz işgalcilerin piyonları tarafından çarptırılarak yorumlanıyor, mağdur edebiyatı oluşturuluyor.
            Örnek mi istiyorsunuz?
            İşte örnek “at izi it izine karıştı”.
            Eminim ki, bu söz kasıtlı söyletilmiş ve üzerine hemen atlanmıştır.
            Bakınız bu söz üzerine FETÖ veya başka örgütlerin sözde itirafçıları bile yorum yapıyor. Liboşlar, görevliler, uşaklar vs. hemen televizyonlarda arz-ı endam ettiriliyor Sözler çarptırılarak yorumlatılıyor.
            Uşakların söyledikleri, yazdıkları ve pompaladıklarına bakınız.
            Türkiye’de milyonlarca mağdur oluşmuştur.
            Bu ifadeler bilerek ve istenerek abartılıyor ve 15 Temmuz direnişini zayıflatmayı hedefliyor.
            Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere bütün yetkililere sesleniyorum.
            Metin yazarlarınızdan başlamak üzere etrafınızdakilere, danışmanlara ve yorumculara dikkat ediniz.
            Lütfen söylediklerini, önünüze koydukları metinlerini ve sizlere ilettiklerini iyi tahlil ediniz.
            Aksi takdirde size söylettikleri bir ifadeyi cımbızlayarak sizin ve ülkemizin aleyhine kullanmaktan çekinmezler.
            Oluşan devlet aklını heba etmekten çekinmezler.
            FETÖ ve türevleri olan örgütlerin birer Siyonist haçlı maşası olduğunu unutmadan kendini hala gizlemesini becerenlerin tuzağına düşmeyiniz.” biçiminde ifade ettim.
            Bu ifadeler doğrudur. Doğruluğundan hiç şüphem yoktur.
            Hiç şüphesizdir ki, 15 Temmuz işgal hareketinin piyonları (FETÖ ve diğer bütün örgütler siyasi parti görünümlüleri dâhil) efendilerine hizmet etmekten vazgeçmiş değillerdir. İşgal hareketinin unsurları deşifre edilememiş elemanlarıyla, işgal girişiminde yer almış maşaları ve piyonları masum gösterme çabasına girdikleri aşikârdır.
            FETÖ denilen yapı karakteri itibarıyla her türlü yalan, iftira, hırsızlık fiillerini işleyebilir. Siyonist haçlı zihniyetinin türevleri de FETÖCÜLERİN yalanlarını yorumlamaya devam eder. Çünkü hepsinin efendileri aynıdır.
            Bu yapı (FETÖ) böbürlenerek ahlaksızlık yapmayı marifet bilir. Tıpkı Mekke müşrikleri gibidirler. Cenabı Allah, Mekke müşriklerini “Şımarıp böbürlenmek, insanlara gösteriş yapmak ve (halkı) Allah yolundan alıkoymak için yurtlarından çıkanlar (Mekke müşrikleri) gibi olmayın. Allah, onların yaptıklarını kuşatıcıdır. Enfal 47” biçiminde tavsif eder.
            FETÖ denilen şeytanî yapı tıpkı Mekke müşrikleri gibi her şeyi yapmış ve yapmaya devam ediyor.
            Kandırdıklarını şeytan gibi aldatmıştır. Şeytan “Sonra (pusu kurup) onlara önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından sokulacağım ve sen onların çoğunu şükreden (kimse)ler bulamayacaksın. Araf 17” dediği gibi insanlara yaklaşmışlar, kandırmışlar, yaptıklarını süsleyerek milleti perişan etmişlerdir.
 “Hani şeytan onlara yaptıklarını süslemiş ve “Bu gün artık insanlardan size galip gelecek (kimse) yok, mutlaka ben de size yardımcıyım.” demişti. Fakat iki taraf (savaş alanında) yüz yüze gelince (şeytan), gerisingeriye dönüp, “Ben sizden uzağım. Çünkü ben sizin görmediğiniz şeyler (melekler) görüyorum. Ben Allah’tan korkarım. Allah, cezası çetin olandır” demişti. Enfal 48” ayetinde belirtildiği gibi kandırdıklarını kimsenin onlara galip gelemeyeceği telkinini yapıp milleti perişan ettikten ve yenildiklerinden sonra şeytan gibi taraftarlarına biz sizden uzağız diyerek ibadetle meşgul olan alt tabakadan uzak durup toplumu yanıltmaya devam ediyorlar.
FETÖNÜN yalan, dolan, talanları sadece Türkiye ile sınırlı değildir. Siyonist efendilerinin İSLAM COĞRAFYASINDAKİ katliamı, işgali ve sömürüsünü kutsayarak ülkemizi kötülemeyi sürdürmeye devam ettiriyorlar.
Kısaca FETÖ Mekke müşrikleri gibi Küresel haydutların maşası ve piyonu olup her türlü ahlaksızlığa devam eden bir yapıdır.
            Hâsılı kelam Ahmet Bey ve benzerleri bilerek yazmıyorlarsa bilmelidirler ki, FETÖ ve benzerleri cenabı Allah’la irtibatlarını kesmiş ve Siyonist haçlı zihniyetli efendilerinin emirleriyle işgal hareketinin maşaları ve piyonlarıdır. Ülkemizle ilgili FETÖNÜN maşalık ve piyonluk görevi bitmiş değildir.
            FETÖ, ülkemizin her yerinde, bütün kurum ve kuruluşlarda fitne ve fücura deşifre edilememiş elemanları ve bu elemanların yazdıkları, söyledikleri ve yaydıkları telvisata yapılan yorumlarla devam etmektedir.
            Telvisat (pislik) sürdükçe de efendileri kıs kıs gülmektedir.
            Temennimiz Cenabı Allah’ın, yönetimdekilere basiret vermesi ve bu basiretle etraflarında mevcut olan -deşifre olmamış- FETÖCÜLERİ deşifre ederek adaleti sağlamaları, yanlış yorumlara vesile olabilecek söz ve eylemlerden uzak durmaları ve mağduriyetlerin önüne geçmeleridir.
            Selam ve Sabırla…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?