9 Temmuz 2017 Pazar

İdam: Fetövari Zihniyetleri Yok Edebilmek İçin



İdam: Fetövari Zihniyetleri Yok Edebilmek İçin

Veysi ERKEN

            Gündemde yerini muhafaza edebilmek için yazılması ve takip edilmesi gereken o kadar çok konu var ki, saymakla bitmez. İhlas Finans soygunu, bedelli askerlik, maarifteki çarpıklık, ücret politikasındaki dengesizlik, sağlık, sistemi gibi konular, örnekler çoktur.
            Ama Siyonist haçlı zihniyetinin yerli görünümlü uşaklarından fırsat kalmıyor.
            15 Temmuz bir Siyonist haçlı darbe teşebbüsüdür. Türkiye’de gerçekleştirilen bütün darbeler ve kalkışmalar bu zihniyetin eseriydi, eseridir. 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat darbeleri, 7 Şubat, Gezi olayları, 17/25 Aralık, Mit Tırları ve 15 Temmuz kalkışmaları bunun başlıcalarıdır. Bu gerçek bilinmeden alınacak tedbirlerle sonuç alınamaz.
            Evet, 15 Temmuz darbe teşebbüsü Siyonist haçlı zihniyetinin ortak teşebbüsüdür ve içinde bütün Siyonist devlet ve örgütler vardır. Hepsi fetö çatısı altında bir araya getirilmiş ve sonuç alınmaya çalışılmıştır.
            Başta Büyükada’da yapılan toplantılara katılanlar olmak üzere bu ihanetin içinde yer alanlar derdest edilip layık oldukları idam cezasına çarptırılmadıkları sürece ihanet faaliyetleri bitmeyecek.
            Bunu neden söylüyoruz.
            Bu şeytani örgütlenme her yolu ve her şeyi kullanmakta beis görmemektedir.
            Bu şeytani hoCİA örgütlenmesi her türlü iftirayı, yalanı, inkârı, karalamayı, soygunu ve ahlaksızlığı bir yöntem olarak görüyor, her yapıya sızmaya çalışıyor, hatta devam ediyor.
            Adaletle hiçbir ilgisi olmayanların, haksızlık ve hırsızlık yapmakta beis görmeyenlerin, şerefsizliği ve ahlaksızlığı meşru görenlerin adalet ve onur yürüyüşü adı altında piyasaya sürülmeleri bunun delilidir.
            Bu şeytani örgüt dünün haşhaşilerinin devamıdır. Dünün haşhaşileri nasıl ki, tapınak şövalyelerinin ortağı ve piyonu idiyseler, bugünün örgütleri de Siyonist haçlı zihniyetinin piyonu, maşası ve uşağıdır.
            Adları değişir, hedef ve yöntemleri değişmez.
            Bunları topluma saldırmalarından ve toplumda huzursuzluk oluşturmalarından anlarsınız.
            Bilinmelidir ki, halkına karşı silah, bomba, yalan, inkâr, iftira araç ve yöntemlerini kullanmaktan vazgeçmeyen bütün örgütler ihanetin içindedir.
            Dünyanın değişik coğrafyalarından ülkemize iltica etmek veya muhaceret etmek mecburiyetinde kalanlara karşı kışkırtıcı eylem ve söylemler geliştirenler bu ihanet şebekesinin işidir.
            Bunların bir tek işi vardır. Siyonist haçlı zihniyetindeki efendilerine hizmet etmek ve onların memnuniyetini sağlamaktır.
            Bunun için her türlü duyguyu, düşünceyi, yardımı ve iyiliği değersizleştirmek onların başvurdukları yollardandır.
            Haşhaşi fetö bu yöntemlerin tamamını kullanmaya devam etmektedir maalesef.
            İhanet tabakası yurt dışında efendilerine hizmete devam ederken, ticaret katmanındakiler ticaretlerine rahatlıkla devam ettikleri görülmekte ve kışkırtıcılarla kol kola girebilmektedir. Üzülerek belirtmeliyiz ki, bu katmandakiler kripto (gizli) bir şekilde bürokraside, iktidar partisinde ve diğer alanlarda varlığını sürdürdüğünü herkes biliyor. Kısaca bu katman bürokraside, iktidar partisinde, medyada, reklam, dizi, köşe yazısı ve benzer alanlarda faaliyetlerini sürdürürken ibadet kısmındakilere “dai”lik yaptırılmaya devam edilmektedir.
            Dailer konumundakiler maalesef kontrollü darbe ve muhacir ve göçmenlerin ülkemizde bulunuşları ile ilgili geliştirilen söylemleri pompalamaya devam etmekte ve gönüllü köleliklerini sürdürmektedir.
            Fetövari mücadelede zafiyetin olduğunu düşünüyorum. Bu yapılanmaların bertaraf ve propagandalarının etkisizleştirilmesi için derhal idam cezası yürürlüğe sokulması gerekir.
            Böyle bir ceza kapsayıcı olmalıdır. Tecavüzcüler, kadın cinayetleri ve darbe girişiminde bulunanlar bunlardan nasibini almalıdır.
            Tabii ki, bu örgütlenmelerin başındaki ihanet katmanının yurt dışında derdest edilerek efendileriyle beraber adaletin ellerine teslim edilmeleri gerekmektedir.
            İktidar sahipleri bu tedbirleri almadıkları takdirde ihanet bitirilemez. Fetövari örgütlenmeler çökertilemez.
            Selam ve Sabırla…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?