28 Temmuz 2020 Salı

Yeryüzünde Cari Olan Sistem Yıkılmalıdır


Yeryüzünde Cari Olan Sistem Yıkılmalıdır

 Veysi Erken

            Yeryüzünde cari olan bir sistem vardır.
            Yıkılmalıdır.
            Zira, adalete ve hakkaniyete dayanmayan lanetli bir sistemdir.
            Adına ister kapitalizm, ister liberalizm, ister komünizm, ister sosyalizim deyin fark etmez 
            Cari sistem zalim, adaletsiz, yıkıcı, yakıcı, dağıtıcı ve baskıcıdır.
            Milletleri yok ediyor ve etmeye çalışıyor.
             Zulme ve adaletsizliğe istinat eden "Güç" onun ilahıdır.
             Daimi olarak kendine direneni yok etmeye çalışıyor.
             Piyonlarını devreye sokuyor, zihinlere birlikte her şeyi tahrip ediyor.
             Binlerce misali vardır. Dağıtılan ülkeler ve ailelere bakmak yeterlidir. 
             Bombalanan şehirler, denizlerdeki cesetler, havada savrulan bedenler, el konulan bankalarındaki paralar ve ülkelerdeki yer altı servetler, madenler, kaçırılan servetler. Bu korsan ve zalim sistemin nişaneleridir.
            Bu sistem ülkemizi de perişan etti ve etmeye devam etmek istiyor.
             Piyonları vasıtasıyla bizlere, size dayattığımız kanunlara ve sözleşmelere dokunmayın diyorlar.
             Ailemizi, değerlerimizi yok ediyorlar.
 Bu durumu izah için sadece iki misalle yetinelim.
             Birisi Ayasofya'nın ibadete açılmasına karar verilmesi diğeri Halk bank davası.
            Yeryüzünü sömürge haline getiren zalim sistem Türkiye'yi cezalandırmak istiyor.
             Benim iznim olmadan ticaret yapmışsın Halk Bankası vasıtasıyla. 
            Ayasofya camiini aslına uygun hâle getirmişsin.
             Ülkemizi cezalandırmaya çalışıyorlar ürettikleri bu bahanelerle.
              Korsanlar bu şekilde harekete geçmeye çalışırken piyonlarını da kullanmayı ihmal etmiyorlar.
             Ülkemizde bulunan piyonlar hemen devreye girmiş vaziyettedir.
            Ayasofya aslına çevrilirse bedeli ağır olur, Halk Bankası davasında uzlaşma yoluna gitmezsek batarız türünden sahiplerinin seslerini dillendiriyorlar.
             Peki, bu korsan sistemin yıkılması mümkün mü?
             Elbette mümkün.
             Yeter ki, inanalım. Allah'ın ipine sarılalım ve emirleri doğrultusunda hayatımızı tanzim ederek güçlenelim.
            Türkiye bunu ne zaman yapmaya çalışsa haydutlar harekete geçiyor ve Türkiye'yi durdurmaya çalışıyor.
            Korsan haydutların baskılarıyla ilgili sayılamayacak kadar misal var.
             Şuna inanıyorum.
             Türkiye bir gün bütün ihanet şebekelerine rağmen bu zalim korsan düzeni bozacaktır biiznillah.
             "Allah'a dayan, sa’ye sarıl, hikmete ram ol.
Yol varsa budur. Bilmiyorum başka çıkar yol."
   İlkesini hâkim kılarsak korsan düzeni bozarız inşallah.
             "One minute"den beri bunu görüyorum ve inanıyorum 
            Elbette dünya beşten büyük olacak.
            Farzı kifaye gereği devreye giren teknolojimizle ve adalet ilkesini ikame edecek gücümüzle dünyada ilayı kelimetullah için nizamı âlem kurulacaktır inşallah.
             Bu bir iman meselesidir.
İnanıyoruz. 
Ufkumuz ve hayalimiz var.
Heyecan ve güvenimiz tam.
            Uşaklar ve piyonlar istemese de.
            Bir hayalimiz var.
            Bu hayalimiz dünyaya adaleti hâkim kılacaktır inşallah.
            Yeter ki "ülkümüz göklerde dalgalan bir sancak.
Allah'ın huzurunda eğiliriz biz ancak." diyelim.
Bizler gücümüzü Allah'tan ve ona olan inancımızdan alıyorsak elbette Rabbulalemin bize nusret edecektir.
            Surlarda gedik açıldı. Zafer yakındır. Ayasofya'nın zincirleri kırıldı.
Devamı yakındır.
            Görür müyüz?
            Bilemem.
            Ama adalet sancağı yeryüzünde dalgalanacaktır inşallah.
            Selam ve sabırla...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?