25 Kasım 2021 Perşembe

Çorumlu Dostum: Hasan Hüseyin Ekiz Allah’ın Rahmetine Sığındı

 Çorumlu Dostum: Hasan Hüseyin Ekiz Allah’ın Rahmetine Sığındı

Veysi ERKEN

Kırk yıl oldu tanışalı.

Dostluk zamanla oluşur ve pekişir.

Hasan Hüseyin Ekiz ile tanışalı kırk yıl oldu.

Çalıştığım Solfasol (sonradan Hacı Bayram) imam- Hatip lisesi yeni kurulmuş adeta öğretmeni olmayan bir mektep.

Diyanette çalışan dostlarıma okulumuzda derse girmelerini telkin ettim.

Merhum Hasan Hüseyin Ekiz ile o vesile ile tanıştık.

Diyebilirim ki, o zamandan beri dost olduk.

Rabbulalemin’in rahmetine sığındı.

Hepimizin ihtiyacı var Allah’ın rahmetine.

Gerçekten bir dost idi.

Tam bir Çorumluydu.

Tabii ki, Çorumluluğu bilenler için diyorum.

Hani meşhur bir söz var.

“Çorumlunun yaptığını kimse yapamaz”

Evet.

Merhum dostum herkesin yapmadığını yapan biriydi.

Çorumluydu.

Yaşanmış bir hadisedir.

Kafkaslardan gelen muhacir ve mültecilere Çorumlular sahip çıkar. Karşılıksız yardımda bulunurlar. Ev yaparlar. Bütün ihtiyaçlarını karşılarlar.

Tam ensar olurlar.

Hadiseyi öğrenmek isteyenler linkteki yazıyı okuyabilirler.

http://veysierken.blogspot.com/2019/07/corumlunun-yaptgn-kimse-yapamaz.html

Merhum dostum Hasan Hüseyin işte böyle biriydi.

O bir Çorumluydu.

Emeğini ve imkânını hiç esirgemeyen, ağzından kötü söz çıkmayan gerçek bir mümin ve muttaki.

Koşturmaktan ve yardım etmekten yüksünmeyen gerçek bir dost.

Diyanet İşleri Başkanlığında çalışırken en çok ziyaret ettiğim ve çayını içtiğim dostlardan biriydi.

Salgın dönemi hariç Ankara’da olduğumuz müddetçe ayda en az bir defa görüştüğüm bir iman ehli.

Tam bir teslimiyete haizdi.

Allah’a teslim olmuş bir kul.

Kızı Ayça mezun olduktan sonra yahu pek çok tanıdığın var söyleyiver de işe alsınlar dediğimde Rabbulalemin rızkını verir, kimseden bir şey talep etmem dedi.

O bu yönüyle sadece “iyyake na’budu ve iyyake nestain” diyordu.

Gücü nispetinde yardıma koşan kimseden yardım talep etmiyordu merhum dostum.

En son bir arkadaşımızın kalacak yer soru ile ilgili çabası unutulacak gibi değildir.

Vade dolunca yapabileceğimiz bir şey yok.

Sadece “inna lillah ve inna ileyhi raciun” deriz.

Biz de bunu terennüm ediyor ve Fatihalarımızı, Yasinlerimizi okuyor, dua ediyor ve rabbimizin merhametine tevdi ediyoruz.

Biliyoruz ki, her nefis ölümü tadacaktır.

Bunun zamanı ve mekânını bilemeyiz.

Ancak ahrette bu dünyada yaptığımızın, amellerimizin ve fiillerimizin karşılığını bulacağımıza inanıyoruz.

Hani derler ya.

Dünya ahretin tarlasıdır.

Dünyada ne ekersek ahrette hasad edeceğiz diye.

Merhum dostum Hasan Hüseyin Ekiz’in de güzel şeyler ektiğine iman edip “ameli Salih”te bulunduğuna, hakkı ve sabrı tavsiye ettiğine inanıyorum.

Rabbulalemin mekânını cennet etsin Resulullah Hz. Muhammed Mustafa’ya komşu eylesin.

Ruhuna el-Fatiha aziz dostum.

Cennette mülaki oluruz inşallah.

Selam ve Sabırla…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?