Yabancı Danışman ve Yabancı Para

 Yabancı Danışman ve Yabancı Para

Veysi ERKEN Dr.

İstiklal harbi döneminde Ömer Seyfettin’i ziyaret eden bir arkadaşı, Ömerciğim bize İngiltere’den şu kadar ton şeker gelecek demiş.

Ömer Seyfettin cevap vermeden çaycı içeri girmiş.

Ömer Seyfettin çaycıya dönerek. Mehmet ağa bize İngiltere’den şeker gelecekmiş.

Çaycı net cevap vermiş. İnanma ağam. Elin gâvurundan hayır gelmez, şeker de gelmez.

Evet.

Hayır, gelmez biliyoruz da bazılarına nasıl anlatabiliriz.

Hatta elin ipiyle kuyuya inilmez, el’in atına binen tez iner diye meşhur deyimlerimiz vardır.

Biliyorsunuz Kılıçdaroğlu el’in parasıyla biz kalkındıracakmış.

Hatta 350 milyar dolar bulmuş.

Her halde İngilizler bu parayı Kılıçdaroğlu’nun karakaşı, kara gözü için bize hibe edecek.

Tabii ki, ben çaycı gibi cevap veriyorum.

İnanma Kılıçdaroğlu el’in gâvurundan hayır gelmez.

Bir de yabancı danışmanlar edinmiş.

Tabii ki fiyatlarını bilmiyoruz.

Umarım ki onu da açıklar.

Geçmişte Kemal Derviş ithal edilmişti de ülke daha da felakete sürüklenmiş idi. Bunu bilenler bilmeyenlere anlatmalıdır.

Kemal Derviş’i ithal eden Kemal Kılıçdaroğlunun yönettiği partide genel başkanlık yapan Bülent Ecevit idi.

Hani bir şeyden anlasalardı eh diyecektik.

Bu tipler belki kendi ülkelerini çok seviyorlardır ama bizim ülkemizi sevmediklerinden eminim.

Dolayısıyla faydalarından vazgeçtik.

Zararları çok.

Çünkü bir şeyden anladıklarını sanmıyorum.

Tıpkı Amerikalı senatörun bir şeyden anlamadığı gibi.

Hani fıkra anlatılır ya.

Okuyalım.

ABD'li Senatör, uçakta yanında oturan genç kıza;

-Ben senatörüm, yolumuz uzun, benden bir şeyler öğrenmek için konuşmak ister misin?

Kız; okuduğu kitaptan yavaşça kaldırmış başını;

-Ne hakkında konuşacağız ve ne öğreneceğim sizden Bay Senatör?...

Senatör kasılmış;

-Ne bileyim; her şey... Küresel ısınma, çevre, hayvan hakları, doğayı koruma. Ekonomi, devlet yönetimi, dış politika, kadın-erkek ayrımcılığı...

-Tamam, demiş genç kız. Gerçekten ilginç konular bunlar öğrenmek isterim ama önce küçük bir sorum olacak size.

Gülümsemiş Senatör;

-Sor bakalım, demiş babacan bir tavırla...

Kız tane tane; 

-Bir eşek, bir inek, bir keçi; üçü de beslenmek için yalnızca ot yer değil mi?

-Evet, demiş Senatör gülerek;

-Yalnızca ot yerler.

Kız kaşlarını kaldırmış;

-Ama eşek kestane gibi, inek kaysı marmelâtı gibi, keçi ise siyah zeytin gibi sıçar... Neden acaba?

Senatör kaşlarını kaldırmış ve

-Çok ilginç, bilmiyordum, demiş...

-İşte, demiş genç kız;

-Bir boktan anlamıyorsunuz, kalkmış bana küresel ısınma, doğa moğa, çevre mevre, siyaset miyaset. Salaklara saklayın siz bu masalları... İyi uçuşlar Bay Senatör... :)”

Hâsılı kelam yabancıların bize katacakları bir şey olmadığı gibi para da gelmez.

Selam ve Sabırla…