18 Kasım 2022 Cuma

Darul ERKAM - Darun Nedve

 Darul ERKAM - Darun Nedve

Veysi ERKEN

Müslümanların tarihini incelediğimizde insanların bir yerde toplandiklarını, istişareler yaptıklarını görüyoruz.

Bu tabii bir durumdur.

Hz. Muhammed Mustafa sav efendimizin zamanında , başka bir deyişle ilk yıllarda iki toplanma yeri ile karşılaşırız.  Darul Erkam  “İslâm tarihinde Dârülislâm diye de bilinen bu ev, ilk müslümanlardan Erkam b. Ebü’l-Erkam el-Mahzûmî’ye aitti. Mekkeli müşriklerin giderek artan zulüm ve baskıları yüzünden Hz. Peygamber Mescid-i Harâm içinde Safâ tepesinin eteklerinde bulunan bu evi kendine ikametgâh olarak seçti. Burada bir yandan ashâb-ı kirâma dinî bilgiler öğretirken bir yandan da ilâhî gerçeği arayan insanları İslâm’a davet ediyor, onlara Kur’ân-ı Kerîm okuyor ve onlarla birlikte namaz kılıyordu. https://islamansiklopedisi.org.tr/darulerkam

Özetle Darul Erkam hem karargah hem de eğitim yeri vazifesini görüyordu.

Buna karşılık darun nedve denilen bir toplanma yeri vardı. Kureyşlilerin ileri gelenlerinin muhtelif faaliyetler için bir araya geldiği, karar aldıkları bir yer iken Ebucehil’in daveti ile Hz. Peygamberin sav. Medine’ye hicretini engellemek ve onu öldürmek için alınan karar gereği orada Ebucehil’in adamlarının toplanması sebebiyle kötü şöhretle bilinen bir yerdir Darun nedve https://islamansiklopedisi.org.tr/darunnedve

Mevzumuz dünün toplanma yerlerini anlatmak değildir. Toplanmanın amacını ve toplanmaya çağıranların zihniyetini tahlil etmedir. Dolayısıyla konumuz geçmişi anlayarak ders çıkarmak ve günümüzü yorumlamaktır.

Üzülerek belirtmeliyim ki, dün ilke ve ülkü sahibi olduğunu düşündüğümüz, zannettiğimiz, bildiğimiz pek çok kişi-ülkücü, akıncı, mücahit,-darül nedve anlayışına sahip olan günümüzün Ebucehillerine doğru koşmaya başlamıştır.

Geçmişte belki iyi idiler ama günümüze baktığımızda darül nedvenin elemanlarına dönüştülerini görüyoruz. Ebucehil denilen Ömer bin hişam zihniyetinde olanların davetine icabet ettiler, küfre saplandılar, münafıklaştılar.

Metamorfoz, istihale geçirdiler geçirdiler.

Başkalaştılar.

Doğru yoldan çıkarak sapık yollara saptılar.

Sonuçta dün savunduklarının tersini yapmaya başladılar.

Şan, şöhret, makam, mevkii, para, pul veya başka sebeplerle darul nedveye yöneldiler.

Belki yıllardır görevliydiler içimizde.

İstihale geçirip ilkesiz ve ülküsüzleşenler darül nedvenin çağırıcısı Ebucehil’in zihniyetinin, gayesinin temel savunucuları ve yöntemlerinin esas uygulayıcıları oldular.

Siyonist haçlı zihniyetinin elemanları gibi konuşmaya, yazmaya ve darul nedveyi savunmaya başladılar.

Darul nedvenin iltisaklıları haline dönüşen bu tiplerin kimi baş kimi. ... danışmanı oldu.

Makam veya para için bu kadar başkalaşım fazla değil mi diye soranlara dediğim şudur.

Müslüman tereyağı gibidir, bozulursa zehir olur.

Bunlar zehirleşenlerdir.

Ebucehil denilen Ömer bin Hişam’ın izindedirler.

Artık toplanma ve istişare yerleri günümüzün darul nedveleridir.

Hatta zehirleşenler, darül nedvenin eskiliği ile övünmeye başladılar.

Türkiye'nin Darul nedvesini bilenler bilir. Bilmeyenler öğrensin. İttihatçı olanları Ebucehilin nedvesinde bir araya gelenlerdir. Dolayısıyla geçmişinde kötülerin kurdukları ve toplandığı ittihatçı zihniyetin nedvesi bugün de var.

Niyet kötü olunca akıbet de kötü oldu.

Muakkibleri de hep kötülük peşinde oldular ve olmaya devam ediyorlar. Düşünceleri, ilkeleri ve eylemleri halka hep yabancıdır ve yıkıcıdır.

Kisaca bilinmeli ve unutulmamalıdır ki Türkiye'nin Darul nedvesi şer odağidıdır. Dün olduğu gibi bugün de şer ve zillet ittifakının merkezdir.

Uzak duranlar bu ülkeye faydalı olabilir. O yaklaşanlar onlarla benzer, aynilesir ve şerleşir.

"Anlayana sivri sinek saz, Anlamayana davul zurna az"

Her Müslümanı Darul Erkam zihniyetinin devamı olan yerlere davet ediyoruz. İlke ve ülkümüz bellidir. Çağrımız İslam’da dirilişedir.

Selâm ve sabırla...

 

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?