5 Kasım 2022 Cumartesi

Fetöizm Hırsızlık Çetesidir, Fosseptik Çukurdur

 Fetöizm Hırsızlık Çetesidir, Fosseptik Çukurdur, savaş fetöizmin sahipleriyle yapılmalıdır

Veysi ERKEN

Müstafi Amiral Cihat Yaycı “FETÖ’nün dünyada eşi benzeri görülmemiş bir terör, casusluk ve suç örgütüdür. Yaycı, “Bir suç örgütü. Yani hem terör hem casusluk hem de suç örgütü. … Bu örgüt aynı zamanda tüm bu yaşananları başkasının üstüne atabilecek, biz bu işin içinde değildik diyebilecek kadar yüzsüz ve pişkin bir örgüttür. Yani bu örgütün elemanlarının hepsinde karakter yoktur. Şahsiyet yoktur. Bunlar kılıktan kılığa girebilirler ve kendi şahsiyetlerini dahi bulamazlar. Bunlarda belli bir karakterde davranış şekli, ahlak şekli yoktur. Bunlar çok değişik insanlar. Yani bayrakları yoktur mesela. Türk bayrağının karşısında titremezler. Tüyleri diken diken olmaz. Vatanları yoktur. Örgüt onları nereye götürürse orayı vatan o devletin bayrağını da bayrak bilirler. Yani onun için bunları bir Türk olarak kabul etmek de mümkün değildir.” Tespitinde bulunuyor.https://turkdegs.org/icerik/amiral-yayci-feto-dunyada-esi-benzeri-gorulmemis-bir-teror-casusluk-ve-suc-orgutudur

Evet, fetöizm bir fosseptik (lağım) çukurudur. İçinde ne varsa, bütün pisliklerini etrafa sızdırıyor, bütün dünyayı kirletiyor, kirletmeye devam ediyor.

Maalesef pınar suyuna bu lağım pisliği bulaştırılmış, pınar suyu mesabesinde olanların çocukları, eşleri, ebeveynleri ve akrabaları çalınmaya çalışılmış, pislik bulaştırılmış ve temiz insanlar mankurtlaştırılmıştır. Lağımım sahipleri maalesef büyük oranda başarılı olmuş ve ailelerden ifsad ettikleri olmuştur.

Şimdi çalınan, zihniyeti tahrip edilen, İslam’dan uzaklaştırılanların yakınları, ebeveynleri, evlatları “hırsızlara, haramilere, casuslara, katillere” karşı çıkacağına, onlarla savaşacağına algılarla yönlendiriliyor, çivi, nal, at” mesabesine düşürülmüş kişiler yüzünden katileri, hırsızları, casusları savunuyor.

Hani bir darbı mesel vardır. “Bir mıh (çivi) nal için, nal at için, at süvari(seyis) için,  seyis başarı için gereklidir.

Evet, Siyonizm dininin aparatı başarıları için insanımızı çaldılar, çivi, nal, at mesabesinde seyislerine kullandırdılar ve seyisleri vasıtasıyla başarıya ulaşmaya çalıştılar.

Şimdi evlatları, ebeveynleri, yakınları çalınarak çivi, nal, at gibi kullanılanların aileleri feryat figan ediyor.

Evlatlarımızı mağdur, bizler perişan.

Merak ediyorum.

Acaba evladımızı, yakınımızı, ebeveynimizi nasıl çaldırdık.

Evlatlarını, ebeveynlerini, yakınlarını çaldıranlar şu soruyu kendi kendilerine soruyorlar mı? Sahi biz çocuklarımızı nasıl çaldırdık, bizim de kabahatimiz var mı? Bu seyisleri kim görevlendirdi, sahipleri kimlerdir, evlatlarımız nasıl çivi, nal, at haline dönüştürülmüş ve bütün mukaddesatımıza düşman edilmiştir.

Bu sorular sorulmuyor gördüğüm kadarıyla?

Algı operasyonu ile soru sorması gerekenler mağduriyet ve mazlumiyet hapları ile uyuşturuluyor, mankurtlaştırlıyor ve onlarda algı operasyonunun parçası yapılıyor

Ve…

Maalesef lağım çukurunu oluşturanlar ve fetöistleri seyis gibi kullananlar Siyonizm dininin müntesipleri küresel haydutlar icra-i faaliyetlerine devam ediyor.

Hâsılı kelam, eğer çocuklarımızın, ebeveynlerimizin, yakınlarımızın çalınarak heba edilmesini istemiyorsak mücadeleyi doğru şekilde, zeminde ve zamanda yapmak durumundayız. Sadece çivi, nal ve at mesabesinde olanlarla mücadele etmek, onlarla uğraşmak bizi zafere ulaştırmaz.

Esasında seyisler ve sahipleriyle mücadele edilmelidir ki, lağım çukuru imha edilsin. Ailelerin algıları ifsad edilemezsin. Sivrisinek mesabesinde olan çivi, nal ve atlar lağımdan kurtulsun, kirlilik ve ihanet bitirilebilsin.

Unutulmamalıdır ki, Siyonizm dininin aparatı, parçası ve maşası olan fetöizme karşı ancak böyle bir mücadeleyle zafer kazanılır.

Mevcut mücadelede zafiyetin olduğunu düşünüyorum. Zafiyet devam ettikçe Siyonizm dininin elemanları yeni seyisler devşirir, çivi, nal ve at mesabesinde olacakları yine kullanır, toplumu ifsad eder, dünyayı cehenneme çevirir.

Kısaca, mücadele için doğru bir zemin, inanç, amel, cihat ve tebliğ gereklidir. Zemin Kur’an-ı Kerim ve Hz. Peygamber Muhammed Mustafa’nın sav. Sünneti olması şarttır. Zafer ancak böyle bir zeminde inanç, amel, cihat ve tebliğle kazanılır.

Yoksa fetöistler ataları haşhaşiler, deylemiler, karmatiler ve tapınakçılar gibi hırsızlıklarına, casusluklarına, suç işlemelerine ve terör estirmelerine devam ederler.

Selam ve Sabırla…05.11.2022

 

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?