Devlet Bahçelinin Tutumu Takdir ve Tebrik Edilmeye Layıktır

Devlet Bahçelinin Tutumu Takdir ve Tebrik Edilmeye Layıktır

Veysi ERKEN

            Bugün Devlet Bahçeliye muhalif olanlar bu yazıya kızacaklardır.

            Biliyorum.

            Zira hem Devlet Bahçeliyi hem de muhalif olduklarını ifade edenlerin pek çoğunu tanıyorum. Kimini isimleriyle, kimini cisimleriyle tanıyorum.

            Sayın Devlet Bahçeli ile yakın hukukumuz olmuştur.

            Özellikle 99 seçimlerinden sonra büyük bir hata işlemiş ve bedelini hareket olarak çok bir şekilde ödemiştir.

            Bu ayrı tartışma konusudur.

            Buna girecek değilim.

            Sayın Bahçeli 2007 seçimlerinden itibaren kendini solda görenlerin ne kadar güvenilmez olduğunu, bu ülkeye hiçbir katkılarının olamayacağını görmüş ve ülke gerçeklerine bu zaviyeden bakmaya başlamıştır.

            Sayın Devlet Bahçelinin 2007 tarihinden beri analiz edilecek olursa olumlu olduğunu, bu ülkenin yararına olacağına karar verdiği hususlarda yamuk düşünmediğini anlarız.

            Bir iki misalle bunu izah edeyim.

            2007 seçimleri sonrasında cumhurbaşkanlığı seçimleri ve Anayasa değişiklikleri konusunda olumlu tavır sergilemiş ve hukuk tarihine bir garabet olarak giren 367 kararın bertaraf olmasını sağlamıştır.

            Bir diğer olumlu tutumu 411 el kaosa kalktı diyen oligarşik çeteye karşı sergilediği tutumdur.

            Sayın Bahçeli özellikle ülkücü gençlik üzerinde senaryo yazan karanlık ve adi oyun peşinde olan tapınakçıların oyunlarını boşa çıkartmış ve hareketi sokaklardan korumuştur.

            Kullandığı dil ile ülkücülerin sokaklarda maşa olarak kullanılmasını engellemiştir.

            Eylemlere katılan ülkücü değildir. Kan kussak de sokaklarda olmayacağız ifadeleriyle ülkemize katkı sağlamıştır.

            Tabii ki, Bahçelinin muhalifleri memnun olmamışlardır. İnanıyorum ki, muhaliflerin ekseriyeti kendi iradeleriyle hareket etmiyorlardı.

            Bunun en açık göstergesi söyleyecek sözlerinin olmamasıydı.

            Sayın Bahçelinin tutumu hakkında yazılabilecek çok şey vardır.

            Şahsen ben 2007 yılından beri Sayın Devlet Bahçelinin tutumunu hakça ve vatanseverce buluyorum.

            Parti içinde muhalefet edenlerin ülkenin gerçeklerine ve ülkeyi daha iyi bir konuma taşıyacak hiçbir eylem ve söylemleri olmamıştır bugüne kadar.

            Tapınakçılar, onların piyonları, uşakları ve maşaları vasıtasıyla Haziran 2015 seçimlerinden sonra da Sayın Bahçeliyi tuzağa düşürmeye çalışmışlardır. Onu ülke gerçekleriyle uyuşmayan bir koalisyona zorlamışlardır.

            Sayın Bahçeli bu oyuna düşmeyince karalamaya yönelik bir kampanya başlatılmış ve oylar düşürülmüştür.

            Tapınakçıların hedefi Bahçeliyi partiden uzaklaştırmak idi. Bu oyun şimdilik boşa çıkarılmış ve Anayasa değişikliği gündeme gelmiştir.

            Sayın Bahçeli Türkiye’nin mevcut yapıyla zorlandığının farkındadır. Tapınakçıların oyununu bozarak değişiklikten yana tavır sergilemiştir.

            Anayasada yapılacak değişiklikler yeterli değildir. Daha önce defalarca yazdım. Hatta 8 maddelik bir anayasa taslağını tartışılsın diye yayınladım.

            Keşke Sayın Bahçeli kısa ve öz bir metni meclise sunsaydı.

            Bu olmadı. Şimdilik 18 maddelik değişikliye evet diyerek tarihi bir sorumluluğa imza atmıştır.

            Bu tutumunu takdirle karşılıyorum.

            Ülkemize tuzak kuran, her gün yeni tuzaklar peşinde koşan Siyonist haçlı zihniyetinin uşak, piyon ve hempalarının oyunlarının bozulmasına katkı sağlayan Sayın Devlet Bahçeliyi tebrik ediyorum.

            Devlet hocayı ülkemizi seven herkes ve özellikle Rasim Bey gibi kutluyorum.

            Selam ve Sabırla…