8 Ocak 2017 Pazar

Keçiören “Şehitler” Durağından hareket 15 Temmuz İstiklal Tünelinden Geçmenin Hikâyesi



Keçiören “Şehitler” Durağından hareket 15 Temmuz İstiklal Tünelinden Geçmenin Hikâyesi

Veysi ERKEN

            Dilimizde meşhur bir tabir vardır.
            “Hayali olmayanın hakikati olmaz”.
            Bu tabiri Pat Mesiti “Hayalleri Olan Asla Uyumaz” diye dillendirir.
            Evet, hayalim ve hayallerimiz vardır.
            Hayalimiz var ki, hakikatimiz olsun, gerçekleşsin diye beklenti içindeyiz.
            Elbette ki, hayallerimiz çok yönlüdür. Bir değil binlerce köşe yazısına sığmayacak kadar hayallerim vardır.
            Hayallerimiz hep ülkemizin “İlay-ı Kelimetullah” doğrultusunda “âleme nizam” vermek için daha iyi bir duruma ulaşması ile ilgilidir.
            2016 yılı ihanetin zirve yaptığı bir dönem olarak tarihe geçtiği gibi hayallerin gerçeğe dönüştüğü bir zaman dilimi olarak da hatırlanacaktır.
            İhanet şebekesine rağmen Körfez ve boğaz geçişi hayalleri gerçeğe dönüştü. Osman Gazi köprüsünden sonra ağabeyi Yavuz Sultan Selim devreye girdi.
            Yetmedi Avrasya ile boğaz bir kere daha aşıldı, kıtalar birleşti, gönüller yakınlaştı.
            İhanet şebekelerine rağmen Ilgaz dağı delindi 15 Temmuz İstiklal tüneline (26 Aralık 2016’da) kavuştu.
            Ve aşıkların bitmeyen aşkı gibi bitmeyen Keçiören metrosu  5 Ocak 2017’de hizmete alındı.
            Güzel bir başlangıç yapıldı Keçiören’de.
            Başlangıç durağının adı “şehitler” ile anılır oldu.
            Temennimiz Gazino olarak bilinen alanın/bölgenin ismi şehitlerle müsemma olur.
            Yolculuğum “Şehitler” durağından başladı.
            Hayalim bu Metro hattının Anadolu ve Kızılay duraklarına kadar uzatılmasıdır.
Yetmez.
Buna ilaveten Ankaray hattı Aştiden söğütözüne kadar devam ettirilmelidir ki, Metrolar birleşsin gönüller şenlensin.
            Şehitler durağından başlayan yolculuğum 15 Temmuz İstiklal tüneli marifetiyle Kastamonu’da bitti.
            Esasında Kastamonu’ya yolculuğum beş senedir sürüyor. Aradaki fark Keçiören’den Metro ile aştiye, oradan Ilgaz dağ yolunu kullanmadan tünelle Kastamonu’ya ulaşmamdır.
            Beş yıldır devam ediyor bu seyahat.
            Kastamonu’da değişim var.
            Yollar, tüneller, hastaneler ve pek çok yatırımlar oldu.
            Yetmez.
            Atıl olan yatırımlar bitirilmelidir.
            Ayrıca Seydiler- İnebolu yolu bir an önce bitirilmeli, Küre dağları tünellerine kavuşmalıdır.
            Tabii ki, bu yatırımların yapılması ve yaptırılması için heyecan, gayret, azim, inanç, çalışma ve teşvik ister.
            Maalesef Kastamonu’da bu nitelikler eksiktir. Kastamonu- Karabük yolu bunun delilidir.
            Hatta yok denecek kadar azdır.
            Tabiidir ki, sitemimiz günü birlik geçim derdinde olan Kastamonululara değildir.
            Sitemimiz etkili ve yetkili kabul edilenleredir.
            Bunlarda heyecan yok denecek kadar azdır.
            Etkili ve yetkili zannedilenlerin ekseriyeti Kastamonu’da 13 Fakültenin mevcudiyetinden bile haberleri yoktur.
            Beklentimiz ihanet şebekesinin 2017 yılında etkisizleştirilmesi ve Türkiye’nin bir numaralı ülke olması Kastamonu’nun kalkınmasıdır..
            Hayallerimiz bu doğrultudadır.
            Hayallerimiz huzurdan, birlikten, dirlikten ve kalkınmadan bütün beldelerimizin nasiplenmesidir.
            Kastamonu bu nasip kısmetten pay almalıdır.
            Gayret bu yönde olmalıdır.
            Selam ve Sabırla…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?