İttihatçılar ve Jön Türkler

 İttihatçılar ve Jön Türkler

Veysi ERKEN Dr.

 

Jön Türkler ve İttihatçılar İslam coğrafyasını dağıtan zihniyettir. Jön Türkler denilen grup yerli olmayıp tefekkür ve yaşayış zeminimizin değişiminde ve kendimize yabancılaşmamızda rol oynamışlardır.

Bunlar Batıda örgütlendirilmiş, yazılarıyla, fikirleriyle ve sahipleriyle coğrafyamızın paramparça olmasına sebebiyet vermişlerdir.

İttihatçılar bunların uygulayıcıları konumundadırlar. Yahya Kemal "İttihat ve Terakki kadar bin türlü zihniyeti, bin türlü yaratılışı, bin türlü emeli bir araya toplamış ve dağılmamış, bilâkis, zaman geçtikçe daha ziyade top­lanmış ve kuvvetlenmiş siyasî bir cemiyeti Avrupa'­nın ve Asya'nın tarihinde göstermek imkânsızdır.

İttihatçı ittifakının içinde en dinsiz masonlar yanında en şedîd İslâm İttihatçıları; en geniş insaniyetçi ve medeniyetçiler yanında en dar kafalı milliyetçiler bu­lunduğu gibi, en seciyeli tanınmış adamlarla seciye­sizlikleri herkesçe malûm adamlar, maddî menfaatlerden uzak, temiz vatanperverlerle vurguncular ve harb zenginleri yan yana ve biribirini çok sever olarak görülüyordu. Böyleyken İttihat ve Terakki dağılmadı. Bu terkibi Talat vücuda getirmiştir." Yahya Kemal, Çocukluğum, Gençliğim, Siyasî ve Edebî Hatıralarım, 3. baskı, 1986, s. 171-176. biçiminde tavsif eder.

Bilindiği üzere bir teşkilatın en önemli unsuru “yönetim” kademesidir. Teşkilat mensuplarının düşünüş ve yaşayış tarzları yönetimdekilerin fikirleri ve yaşayışına göre şekillenir.

İttihat ve Terakkinin içinde her türden insan yer almış olmakla birlikte yönetim yerli, İslami ve milli olmayan tiplerden oluşturulmuştur.

Bu sebepten “iyi” olanlar veya iyi bildiklerimiz de “kötü”lüğe hizmet etmiş, zihniyetin değişimine ve parçalanmaya teşne olmuşlardır.

Değişim kökten ve İslamî zihniyetten kopuş olarak gerçekleşmiştir.

Bilindiği üzere “zihniyet”: Belirli görüş, inanç ve alışkanlıkların etkisiyle oluşan düşünme tarzı, zihin yapısı:  http://www.lugatim.com/s/zihniyet biçiminde tanımlanır.

Zihniyetin oluşumunda ve hayatiyetinin devamında inanç ilke ve kuralları ortadan kaldırılırsa toplumun hayatı ve hayata bakışı değişir.

Jön Türkler ve İttihatçılar bu rolü oynamış ve onların takipçileri yabancılaştırma ve İslam’dan koparma faaliyetlerini kesintisiz bir şekilde devam ettirmekle meşguldürler.

Dolayısıyla ülkemizde yüzyılı aşkın bir süredir bizim düşünme ve akletmenin ilkeleri ve kuralları azar azar ortadan kaldırılmış, tefekkür zeminimiz kaydırılmıştır.

Zihniyet sorununa bu bağlamda baktığımızda ülkemizde cari iki farklı zihniyetin varlığı ile karşılaşırız.

Biri “öze dönüş” diğeri “özden kopuş” zihniyeti.

Öze dönüş zihniyeti eksiyi fazlası, hatası sevabıyla bize ait değerleri ihya ve yaşatmaya çalışır, diğeri özden kopuş zihniyeti, varsa/ kalmışsa bize ait değerlerin kırıntılarını bile ortadan kaldırmaya çalışır.

Kısaca “öz”den kopuşun ataları olan “jön Türk” ve “İttihatçı” zihniyet oluşumundan beri bize ait değerleri, İslamî ilke ve kuralları ortadan kaldırmakla memur edilmiştir. Bugün de kendini ittihatçı çizgide konumlandırmaya çalışanlar aynı melanetli faaliyetlerin içindedirler.

Hâsılı kelam; ülkemizin neredeyse her şeyini kaybettiren jön Türk İttihatçı zihniyet bugün de varlığını en çok CHP ve iltisaklılarında devam ettiriyor ve her olumlu icraata karşı çıkıyor.

Uydurukça tabirle kendini milliyetçi veya İslamcı olarak takdim etmek isteyenlerin bir kısmış ittihatçılığa öykünüyor. Taklit edip onlarla aynileşmeye çalışıyor.

Bu tutumlarıyla ülkemizi yeni felaketlere sürüklemeye çalışıyor. İttihatçıların zihniyetini benimsemeye çalışanlar hain değillerse gaflettedirler.

Umarım ki, gafiller gaflet uykusundan uyanırlar. Teybe ve istiğfar ederek İslam’la Müslümanlaşırlar.

Selam ve Sabırla… 11.12.2023